FİDAN SEÇİMİ VE DİKİMİ
Fidan seçimi
Bahçe kurarken dikkat edilmesi gereken unsurların başında fidan gelmektedir. Fidan seçiminde yapılan yanlış; emek, para, zaman ve umut kaybı demektir. Onun için fidan seçiminde:
· Çeşidin, bahçenin iklim ve rakımına uygun olmasına,
· Fidanın aşılı ve ismine doğru olmasına, (Cevizde aşı diğer meyvelere göre daha zor olduğundan bu konudaki hilelere dikkat edilmeli)
· Hastalıklardan ve zararlılardan ari olmasına,
· Kök ve gövdesinde ciddi yaralanmaların olmamasına,
· Tüplü fidanların saksıda-tüpde aşılanmış, gerekli kök yapısını oluşturmuş olmasına,
· Çıplak köklü fidanlarda kök yapısının sağlıklı olmasına,
· Fidanın pişkinleşmiş olmasına,
· Çıplak köklü fidanların nakliye sırasında köklerin uzun süre açıkta kalmamasına.
DİKKAT ETMELEYİZ
Dikim zamanı
Dünyada ve ülkemizde iki şekil aşılı fidan mevcuttur. Biri saksılı- tüplü fidan, diğeri ise çıplak köklü fidanlar. Saksılı-tüplü fidan kar, don ve çamur olmamak şartıyla yıl boyu dikilebilir. (İklimsel dengesizliklerden dolayı mart ayının başından mayıs ayının 15 ine kadar tüplü fidanların farklı iklim ve rakımlara taşınmasını uygun görmemekteyiz. Çünkü bu dönemde bazı bölgelerde iklim müsaitleşmiş fidan yapraklanmaya başlamışken bazı bölgelerde daha soğuk bir iklimle karşılaşılabilmekte ve nakledilen fidanların soğuktan zarar görmesine sebep olunabilmektedir.)
Çıplak köklü fidanlar ise sonbaharda fidanların yapraklarının döküldüğü andan tomurcukların kabarmaya başlayacağı zamana kadar kar, don olmayan zamanlarda dikilebilir. Aşırı soğuk bölgelerde ilkbahar dikimi daha uygundur.
Fidan dikimi
Ceviz fidanı dikilecek çukurlar 1.50 metre derinliğinde ve 1 m genişliğinde kazılmalıdır. Bu kazım özellikle killi topraklarda asla burguyla yapılmamalıdır.(Killi topraklarda burguyla yapılan kazılarda burgunun kenarları ısıtması ve sıkıştırmasıyla saksıvari bir kenar oluşmakta ve bu kök gelişimini olumsuz etkilemektedir.)
Kazılan çukurlardan çıkan toprak kenara atılmamalı mümkünse tekrar çukura doldurulmamalıdır. Kazılan çukurlar; (toprağın yapısına göre) yanmış küçükbaş hayvan gübresi, torf, leonardit, perlit, kum ve yüzey toprağı karışımıyla doldurulmalıdır.
Fidanlar çukurlara aşı yara yerleri güneye ve toprak seviyesinin en az beş santim üstüne gelecek şekilde dikilmelidir. Dikimde 250 gram fosforlu gübre kullanılabilir.
Çıplak köklü fidanların dikiminde fidanlara kök budaması yapılmalı ve mantar ve nemetoda karşı ilaçlanmalıdır. (saksılı-tüplü fidanlarımızda biz bu karışımları uygulamaktayız.)
Tüplü fidanlarda özellikle gözler uyandıktan sonra yapılacak dikimlerde fidanın kökündeki toprağın dağılmamasına dikkat edilmelidir.
Dikimden sonra toprağın tepelenerek sıkıştırılıp mutlaka can suyu verilmelidir.
Çıplak köklü fidanların boyu 1-1,20 m ‘nin üzerinde ise 1-1,20 m civarında sağlıklı bir gözün üzerinden tepe kesimi yapılmalıdır.
· Fidanın 10 cm yakınına bir herek çakılmalı ve fidan o hereğe değdirilmeden sekiz şeklinde bağlanmalıdır.
AĞAÇ BAKIMI
Ceviz ağacı toprak ve iklim konusunda seçici olmadığı gibi bakımı da çok zor değildir. Bazı yanlış bilinenin aksine
CEVİZ AĞACI SUYU SEVER.
Ağaç bakımını 5 ana bölümde ele alabiliriz.
- Sulama
- Gübreleme
- Toprak İşleme
- Budama ( Budama başlığında ele alındı )
- Hastalık ve zararlılarla mücadele. ( Hastalık ve zararlılarla mücadele bölümünde ele alınacak)
1 – Sulama
Ceviz ağacı suyu çok sevmesine rağmen taban suyu yüksek arazileri hiç sevmez. Ceviz ağacı dal – kabuk ve yaprak yapısı itibariyle suya çok ihtiyaç duyan bir bitkidir. Belki bilimsel bir ifadeyle olmayacak ama basit bir ifadeyle anlatmak istiyorum: Bilindiği gibi ceviz ağacının yaprak izdüşümü kök bölgesini de gösterir. Metre kare olarak ağacın kapladığı toprak yüzeyine göre su ihtiyacı doğru orantılıdır. Yağışlar da dahil olmak üzere her metre kare için bin litre ile bin beş yüz litre arasında suya ihtiyaç vardır. Ülkemizde yağışların durumu ve bölgesel farklarda dikkate alınırsa bu ihtiyacın 750 ila 1250 litre arasındaki bölümü yağışlarla karşılanmaktadır. Geri kalan bölümü de bizim bahar ve yaz aylarında sulama yaparak tamamlamamız gerekmektedir. Kış ve baharda yağış fazla olsa bile yaz sulaması ağaç gelişimi sağlığı ve meyve için gereklidir. Ağacın ihtiyacı olan bu suyu toprağın yapısına göre 4 ila 8 gün arasındaki periyotlarda ilkbaharla sonbahar başı aralığında sulama yapılarak ağaca vermek hayati önem taşımaktadır.
Sulama sonbaharda mutlaka seyreltilerek kesilmelidir. Sonbaharda erken donların yaşandığı bölgelerde yapılacak geç sulamalar ağacın yeni sürgün vererek dondan ciddi zarar görmesine yol açabilir. Bazen bu zarar ağacın kurumasıyla da sonuçlanabilir. Hasat öncesi yapılan son sulama hasattan sonra bir kez daha tekrarlanıp sonlandırılmalıdır.
2 – Gübreleme
Gübreleme konusunda hassas olmak gerekir. Toprak ve yaprak analizi şarttır. Ceviz ağacının ihtiyaç duyacağı azot, potasyum, çinko, demir, fosfor, mangan, bakır, molibden vb elementlerin noksanlığı gibi fazlalığı da ağaç gelişiminde problem oluşturabilmektedir. Hayvansal gübrelemede yanmış (bir yıl açıkta beklemiş) küçükbaş hayvan gübresi tercih edilmelidir. büyükbaş hayvan gübrelerinin zararları yararlarından fazla olacağından tercih edilmez. Güvercin tavuk vb gübrelerse çok dikkatli kullanılmalı veya kullanılmamalı. Sonbahar sonunda yaprak döküm zamanı ağaçların altına serilecek yanmış küçükbaş hayvan gübresi ilkbaharda çapalanarak toprağa karıştırılırsa yararlı olacaktır.
Ceviz yetiştiriciliğinde gübreleme şarttır. Gübrelemede de toprak ve yaprak analizi şarttır.
3 – Toprak işleme
Ceviz fidanlarının dikimi yapılan arazilerde toprak işlemek hem bahçe hem bahçıvan için önemli bir zarurettir. Sonbaharda ve ilkbaharda iki kez ağaçların dikildiği alan derin olmamak şartıyla sürülmeli. Sürme işlemi yapılırken ağaçların kök ve gövdelerine zarar vermemeye özen gösterilmeli. Sürüm işleminden sonra ihtiyaca göre ilkbahar ve yazın iki kez ağaçların altını çapalamak yararlı olur.
Sonbaharda yaprak dökümünden sonra yapılacak sürme işleminden sonra ağaçların altlarına (köke değmeyecek şekilde) yanmış küçükbaş hayvan (koyun – keçi) gübresi serilmesi ve ilkbaharda çapalanarak bu gübrenin toprağa karıştırılması olumlu sonuçlar vermektedir.
Sonbaharda dökülen yapraklar otlar ve budama artıkları mutlaka ağaçların çevresinden uzaklaştırılmalı ve imha edilmelidir.
HASTALIK VE ZARARLILARLA MÜCADELE
Hastalık ve zararlılarla mücadele yönünden ceviz birçok meyve ve bitkiye göre daha az uğraş isteyen bir ağaç olmasına rağmen, onunda yüzlerce zararlısı ve onlarca hastalığı mevcuttur.
Biz burada periyodik genel bir korumadan ve en çok rastlanan birkaç hastalık ve zararlıdan bahsedeceğiz.
Özellikle kapama ceviz bahçesi kuranların mutlaka bitki korumacı bir ziraat mühendisi ile irtibat halinde olmaları gerekmektedir.Yıl boyu belli periyotlarla (ayda bir iki kez) bahçeler kontrol edilmeli, dal yaprak ve meyveler ciddi bir gözlem altına alınmalı, en ufak bir olumsuz gelişmenin sebebi derhal araştırılmalı, bulunmalı ve gereği yapılmalıdır.
İnsan sağlığında olduğu gibi bitkilerde de erken teşhis hayati önem arzetmektedir. Çünkü bitkilerdeki tüm zararlılar ve çoğu hastalıklar bulaşıcıdır. Bahçelerde temizlik çok önemlidir. Yılda birkaç kez çapalama ve ağaç altı sürümleriyle hem bahçemizin temizliğini hemde toprağımızın havalanmasını sağlamış oluruz. Bahçemizde özelliklede ağaç alt ve kenarlarında hiçbir zaman dal yaprak artıkları ot vb birikintilere asla müsade etmemeliyiz. Bunlar bahçe dışına çıkarmalı, yakılarak veya derin gömülerek imha edilmelidir.
Zirai mücadele denildiğinde hemen akla kimyasal mücadele gelsede aslında en son başvurulması gereken mücadele şeklidir. Aslında zirai mücadeleyi öncelik sırasıyla üç ana başlıkta ele alabiliriz.
• Fiziksel mücadele
• Biyolojik mücadele
• Kimyasal mücadele
Fiziksel mücadele
Fiziksel mücadele çevre açısından uygun bir mücadele çeşididir. İsminden de anlaşılacağı üzere genellikle zararlıların bitkilerden uzaklaştırılması da denilebilir. Her türlü tuzak, kapan, korkuluk, ses cihazları, engel, örtü vb alet ve araçlardan da istifade ederek zararlıların engellenmesi, uzaklaştırılması, yakalanması ve imha edilmesi zirai mücadelede fiziksel mücadeleyi oluşturmaktadır.
Biyolojik mücadele
Zararlı bir canlıyla mücadelede başka bir canlının kullanılması diye de özetleyebileceğimiz bir zirai mücadele yöntemidir. Bu yöntem de bilinçli ve kontrollü yapılmalı doğal denge gözetilmelidir. Şunu unutmamalıyız bir şey için zararlı olan canlı bir başka şey için olmazsa olmaz hayati önemde olabilir.
Ceviz bahçelerinde karga, kuş ve özellikle sincapla mücadelenin bazan ne kadar gerekli ve zor olduğunu birçoğumuz bilmekteyiz. Sincapla mücadelede yılan şahin ve baykuştan istifade etmeyi biyolojik mücadeleye bizi ilgilendiren basit bir örnek olarak gösterebiliriz.
Kimyasal mücadele
Zehirli kimyasal bileşimlerle hastalıklarla mücadele etmeye ve zararlıları öldürmeye de kimyasal mücadele diyebiliriz. Kimyasal mücadele en etkili mücadele yöntemi olmanın yanısıra çevre ve insan sağlığı açısından da en sakıncalı mücadele metodudur. Bu sakıncalarından dolayı kimyasal mücadelede çok bilinçli ve dikkatli olunmalıdır.
Kimyasal mücadele yaparken ilaçlamayı yapan kişinin mutlaka maske kullanması, ilaçlamaları rüzgarsız ve yağmursuz bir havada yapması gerekmektedir. Yaz ilaçlamalarında güneşin etkili olduğu saatlerde ilaçlamaya ara verilmesi gerektiği unutulmamalı.
Cevizde hastalık ve zararlılarla mücadelede herhangi bir belirti görmeyi beklemeksizin koruma amaçlı yapılması gereken bir uygulamayı tavsiye etmek istiyoruz.
Bordo bulamacı
a) Ağaçlar yaprak döktükten sonra:
Ağaçlar yaprak döktükten sonra tüm gövde ve dallar BORDO BULAMACI eriyiğiyle yıkanmalıdır. Bordo bulamacını göztaşı (bakır sülfat) ve kireçten (kalsiyum hidroksit) kendimiz hazırlayabiliriz. Bu karışımı zirai ilaç bayilerinden hazır satın alabilmemizde mümkündür.
Ülkemizde bordo bulamacı uygulamasında miktarı bölge ve iklime göre ikiye ayırabiliriz; ılıman kıyı iklimlerinde %2 lik, soğuk ve karasal iklimlerde %1 lik bordo bulamacı uygulanmalıdır.
b) Ağaçlar yapraklanmadan önce:
İlkbaharda ceviz ağaçlarımız yapraklanmaya başlamadan 10-15 gün önce de yukarıdaki şekil ve ölçülerde bordo bulamacı uygulaması yapılmalıdır.
CEVİZ ANTRAKNOZU HASTALIĞI (Gnomonia leptostyla)
Bu hastalık ceviz ağacının yapraklarında taze sürgünlerinde yaprak saplarında ve meyvelerinde çok belirgin olarak görülür. Yapraklarda az miktarda başlayan bu hastalık zamanla taze sürgünlerde ve hatta meyvelerde ciddi zararlara yol açar. Meyvelerin içine işleyen hastalık meyve kalitesini bozduğu gibi cevizleri çürütür. Daha sert kabuktaki lekeler bile hasattan sonra cevizlerin çabuk çürümesine yol açar. Ayrıca bu hastalık bir sonraki yılki meyve verimliliğini de olumsuz etkiler.
Yapraklarda kahverengi lekeler halinde başlayan bu hastalık zamanla lekelerin büyüme ve birleşmeleriyle yaprakların tamamını kaplayıp onların işlevini yapamaz olmasına ve dökülmelerine yol açar. Meyvelerde de belirti aynıdır. Yeşil kabuk üzerinde aynı şekilde kahverengi lekelerle başlar, yayılarak ve lekeler birleşerek tüm meyveyi kaplar.
Ceviz antraknozu ile mücadele de sonbaharda budama artıkları ve yaprakların bahçe dışına çıkarılıp imha edilmesi, budamada hastalık bulaşmış dalların kesilmesi ve bordo bulamacı uygulamaları hayati önem taşımaktadır. Ayrıca tomurcuklar yeni yaprağa dönüşürken, yapraklar yarı büyüklüğüne ulaştığında ve meyveler bir santim çapa ulaştığında üç kez uygun bir ilaçla uygun dozda ilaçlanmalıdır.
Ağaç sarıkurdu (Zeuzera pyrina)
Ergin döneminde lacivert noktalı kanatlı beyaz masum görünüşlü bir kelebek olan bu zararlı larva dönemini ağaç gövde dal ve sürgünleri içinde açtıkları deliklerde geçirir ve buralarda beslenirler. Larvanın kafası siyah sert vücudu açık pembe renkli yumuşak, birkaç santim boyunda bir tırtıl gibidir.
Bu zararlıda genç fidan ve ağaçlarda ciddi zararlara yol açmaktadır. Bir tane larvanın bir ağacı öldürebilecek güçte olduğu unutulmamalıdır. Ciddi ve etkin mücadele yapılmazsa bahçeleri kurutabilir.
Ağaç dal ve gövdelerinde oluşan akıntılardan ve atıkalrdan bunları tespit etmek kolaydır. Larvaların yuvalandığı galerilerin giriş delikleri tespit edildiğinde ince çelik bir teli delikten içeri defalarca sokarak larvanın ölmesini sağlamalı. Daha sonra bu delikler aşı macunuyla kapatılmalıdır.
Ağaç ve bahçelerdeki zararlının tespiti sonbahardan yapılıp fiziksel mücadele ile elden geldiğince larva öldürülmelidir. Eğer larvalar ciddi bir sayıya ulaşmışsa ilkbaharda başlayarak belli periyotlarla sonbahara kadar tüm bahçe ilaçlanmalıdır.
BUDAMA
halk arasında yanlış bir inanış hâkimdir.“Ceviz budanmaz, ceviz sulanmaz, ceviz aşılanmaz.” Bu üçü de tamamen yanlıştır. Tam aksine ceviz aşılanmalı, ceviz budanmalı ve ceviz sulanmalı. Bu üç işlem ceviz tarımında olmazsa olmazlardandır.
Ceviz Ağacında Budama
Cevizde budamayı iki ana kategoriye ayırmak istiyorum:
Genç fidanlarda şekil budaması
Fidan dikiminde kullanılan fidana göre dikim budamasıyla budamaya başlanır. Tüplü fidanlarda boy1-1.20 m. yi geçmeyeceği için onlarda dikim budamasına ihtiyaç olmaz. Çıplak köklü fidanlarda ise toprak seviyesinin 1-1.20 metre üzerinden kesilir. Bunun sebebi şudur. Yeni dikilen ağaçta yeterli aktif kök oluşamadığından taç yapısını teşkil edecek ana yan dallar sağlıklı ve şekilli bir sonuç teşekkül etmez.
Dikimden sonra fidanda uyanmaya başlayan tepe sürgünü veya en yukarıdaki sağlıklı sürgün dışındaki tüm sürgünler bahar ve yaz başlarında budanmalı.2. yılda fidanlarımız tek sürgünle 2.50 -3m uzayacaktır. (eğer bu büyüme sağlanamamışsa toprak, iklim, bakım veya sulamada bir problem var demektir.) Bu sürgünler bir sonraki yıl gözler uyanmadan önce 2-2.20 metreden kesilmeli.
Not Budamalarda kesilen dallara aşı macunu, sutut, kil veya benzeri bir izolasyon maddesi sürülmeli.)
2-2.20 metreden tepe kesimi yapılan fidanlarda bahar sürgünleri gözlemlenmeli. 1-1.20 m ile 2-2.20 metre arasında farklı yönlere dönük ve aralarındaki mesafeleri orantılı olan 4-5 adet yan sürgün bırakılıp diğer sürgünlerin tümü kesilir.
Genç ceviz ağacı yeterli bakım yapılmışsa bırakılan 4-5 dal o yıl 1-2 m arası sürgün boyuna ulaşır. Uzayan bu dallar ilkbaharda yine yapraklar açmadan10-15 gün önce %50 civarından kesilmelidir.(%50 den daha az kesimlerde çıkan yan sürgünler çok ve kısa olup meyveye yatacak genç ağaçta gelişimin yavaşlamasına sebep olunacaktır. % 50 den daha fazla kesimler de de uç sürgün hızlı gelişeceğinden ağacımızın içi boşalmış olacaktır.)
meyveler ilkbaharda fındık büyüklüğündeyken kopartılmalıdır.(bu kopartılan meyveler ceviz reçeli olarak değerlendirilebilir.)
Üçüncü yıl kesimden sonra dallarda hızlı gelişecek olan uç sürgünler ağacın genel şekline uygun olarak % 30 ila % 50 civarlarından kesilmelidir.
Bu işlemle şekil budaması tamamlanmış olur. Şekil budaması tamamlanana kadar ilk 4 yıl genç fidandaki meyveler ilkbaharda fındık büyüklüğündeyken kopartılmalıdır.(bu kopartılan meyveler ceviz reçeli olarak değerlendirilebilir.)
Genç ceviz ağaçlarında şekil budaması yan dalların uç kesimiyle tamamlanınca artık bir sonraki yıl ağacımızın meyve verme zamanı gelmiştir.
Ceviz ağacında genel budama
Diğer ağaçlarda da olduğu gibi ceviz ağacında da budama ölmüş ya da kurumaya başlamış dalları temizlemek, taç yapısını bizim istediğimiz şekle sokmak, yaprak ve en önemlisi meyve verimini artırmak için yapılmalıdır.
Ağaç budamasında dikkat edilecek en önemli unsur kesimin nereden yapılacağıdır. Şu unutulmamalıdır ki kesilen noktadan önceki son gözün yönü o dalın gelişme yönü olacaktır. Üzerinde kesim yapılacak dal ele alındığında; bir sonraki yıl uzun sürgün hedefleniyorsa %50 ve daha derin kesim yapılır, kısa ve çok sürgün hedefleniyorsa %20-30 kesim yapılmalıdır. İçe ve alta dönük olan gözlerin kenarından kesmemeye özen gösterilmeli.
Diğer ağaçlarda da olduğu gibi genel budamada kuruyan ve birbirine giren dallar kesilmelidir.
Ağaçta ve dallardaki uzunluğuna büyümelere birkaç yılda bir müdahale edilerek yan dalların artması sağlanmalıdır. Yan dalların artması ürününde artması demektir. Budama ağacı gençleştireceğinden meyve kalitesini de artırır. Yine budamanın meyvelerin yakınlarındaki genç dalların ve yaprakların artmasına neden olacağı için meyveyi güneş yanıklarından da korur.
Budamalarda kesmeyi istediğimiz bölümlerin dışında yaralanmalara sebebiyet vermemeye azami gayret sarf etmeliyiz. Mümkünse kesilen yerler aşı macunu, sutut, kil vb bir izolasyon maddesi sürülerek kapatılmalıdır.
Budama artıkları mutlaka ağaç çevresinden ve bahçeden uzaklaştırılmalıdır.
HASAT ZAMANI VE SONRASI
Her meyvede olduğu gibi cevizde de hasat hassas ve önemli bir konudur. Hasadın nasıl ve ne zaman yapılacağı iyi belirlenmelidir.
Hasat zamanı ne yapmalı?
Ceviz bahçesinde hasadın ne zaman yapılacağı konusunda bir tarih vermek mümkün değildir. Cevizin cinsi, bölgenin iklimi, o yılki yağış ve sıcaklık değerleri ve bahçenin rakımı gibi birçok faktör hasat zamanını değiştirmektedir.
Nemli bölgelerde ve bazı çeşitlerde yeşil kabuğun çatlamaya başlaması hasat tarihinin geldiğini gösterirken kurak ve sıcak yerlerde ve yıllarda yeşil kabuk çatlamadan birkaç hafta önce hasat tarihi gelmiş olabilir.
Her bölge ve bahçe için yaklaşık hasat tarihi belirlenmeli ve her yıl iklime bağlı olarak bu tarihin değişebileceği dikkate alınmalıdır.
Hasadın zamanını belirlerken koparıp içini açtığımız meyvelerde şunlara dikkat etmeliyiz:
• Ceviz iç dolgunluğunu tamamlamış olmalı, içinde boş yer kalmamalı.
• Ceviz içinin özellikle uç bölgelerinde yumuşak bölüm kalmamalı.
• Odunsu kabuk yeterince sertleşmiş olmalı.
• Ceviz içinin arasındaki yenmeyen odunsu ara kısımlar koyulaşmaya, kahverengine dönmeye başlamalı.
• Ceviz esmerleşmeye başlamamış olmalı.(Yüksek rakımlara dikilmesi gereken çeşitlerin düşük rakım ve sıcak yerlere dikilmesinde iç kararması kaçınılmaz olur. Bu hataya düşmemek için bahçe kurarken çeşit seçimine çok önem verilmelidir.)
Yapılan incelemede yukarıdaki maddeler oluşmuşsa hasat zamanı gelmiş demektir. Hemen hasada başlanmalı ve o tarih not edilmelidir.
Hasat nasıl yapılmalı?
Öncelikle hasattan önceki 20 günlük sürede ağaçlar en az iki kez yeterince sulanmış olmalıdır, bu hasadın kolaylığı ve meyvenin kalitesi açısından çok önemlidir. Hasat zamanının geldiği tespit edilince hasat olabildiğince seri yapılmalı. Sıcak saatlerde hasada ara verilmelidir.
Hasat mümkün olduğunca ağaç ve dalları silkelenerek yapılmalı ve sırıkla vurularak yapılmamalıdır. Sırıkla yapılan hasatta iki sakınca doğmaktadır. Birincisi aldığı darbeler sırasında kabuğu çatlayan cevizlerin stoklama süresi içinde erken bozulması, ikincisi de darbe alan sürgün uçlarındaki bir sonraki yılın meyve gözlerinin tahrip edilmesidir. Bu tahribat bir sonraki yıl ciddi bir ürün kaybına yol açmaktadır.
Silkeleyerek ceviz hasadı yapma konusunda geliştirilmiş çok güzel araçlar mevcuttur. Lastik tekerli ve paletli olan bu araçlar ağaçları gövde ve dallarından lastikli kıskaçlarıyla kavrayarak ağacı sarsıp meyvelerin yere dökülmesini sağlamaktadır. Yurtdışında geliştirilen bu araçlar küçük bahçeciler tarafından satın alınamayacak kadar pahalılar. Umuyoruz ki biçerdöver işletmecileri gibi yakın bir zamanda ceviz hasat araçları da bazı girişimciler tarafından çiftçimizin hizmetine sunulur. Zeytin hasadında kullanılan sarsıcı makineler de bazı değişikliklerle cevizde de kullanılabilmektedir.
Hasat sonrası
Silkelenerek ağaç dibine dökülen cevizler çok seri bir şekilde toplanıp hemen yeşil kabuğundan çıkartılmalıdır. Cevizi yeşil kabuğundan ayırmak ve yıkamak için yapılan makinelerin kullanılmasını tavsiye ediyoruz. Yeşil kabuktan ayrılan cevizler gölge ve havadar bir yerde karıştırılarak kurutulmalıdır. Yeterince kurutulan cevizler hava sirkülâsyonu olan çuval vb bir ambalajda uygun ortamda depolanmalıdır. Gerekmedikçe cevizler sert kabuklarından çıkartılmamalı. Şunu unutmamalıyız ki iç cevizin sağlıklı saklanması çok zor ve saklama süresi çok kısadır.