Endoskop,hastaların vücutlarındaki girintilerin doktor tarafından video ekranında incelenmesine olanak veren , ışık ve küçük bir kamera ile donatılmış uzun ve genellikle esnek bir tüptür.Çeşitli tanı prosedürlerinde –örneğin kolonu yada solunum yollarını incelemek için- ve minimal laporoskobik cerrahiye yol göstermek için kullanılan tıbbi destek aracıdır.
İnsan vücudunun içini büyük bir cerrahi kesik açmadan inceleme fikri en azından 19yy.’ın başından beri gündemdedir.1806’da Alman doktor Philipp Bozzini, sıradan bir mum ve bir dizi ayna ile aydınlatılan bir tüpten oluşan ilk dahili görüntüleme aracı olan ‘’ışık iletkenini’’ icat etti.
1910’da İsveçli dahiliyeci Hans Christian Jacobaeus , karnında sıvı olan 17 hastaya uyguladığı bir tanı prosedürünü açıklayan rapor yayınladı.Jacobaeus, laparotorakoskopi adını verdiği sistemle lenf sistemi ve ışık içeren bir endeskop kullanarak hastaların karın ve göğüs boşluğunu inceledi.Ancak teknolojik gelişmelerin doktorun sadece vücut boşluklarının içini göstermesini değil aynı zamanda hassas operasyonlarda yapmasını sağladığı 20.yy’a kadar bu inceleme araçları çok işe yaramıyordu.1950’lerde ışığı bir dış kaynaktan vücut içine gönderen esnek cam çubuklardan (fiber optik )oluşan ve görüntüleri ekrana yansıtmak için TV kamerasına bağlanan bir sistem geliştirildi.Dönüm noktası sayılan bu teknoloji , aslında minyatür bir dijital kamera olan yük bağlaşımlı devre (CCD) sistemidir.Bu kameralar, 1980’lerin ortasından beri cerrahlara vücut içinden net görüntü sağlamaktadır.