Erozyon, toprağın çeşitli etkenlerle aşınıp, taşınıp, birikmesidir.
Erozyon, tabiatın normal süreci içinde meydana geliyorsa buna normal erozyon denir ve jeolojik oluşumlar içinde cereyan eder. Şayet insanın tabiattaki toprak-su-bitki arasındaki dengeyi bozucu nitelikteki müdahaleleri sonucu meydana geliyorsa buna da hızlandırıcı erozyon denir.
Günümüzde dünya ülkelerinin pek çoğu erozyon tehlikesiyle karşı karşıyadır. Uzmanlarca yapılan araştırmalara göre; dünyada her yıl yaklaşık olarak ortalama 24 milyar ton toprak erozyonla kaybedilmektedir.
Dünyada erozyon sebebiyle 110 ülke çölleşme tehlikesi ile karşı karşıyadır. Birleşmiş Milletler Çevre Programı tarafından yapılan hesaplamalarla, dünyada çölleşme ve erozyonun önüne geçebilmek için yılda 42 milyar dolar harcanması gerektiği ortaya çıkmaktadır.
Özellikle ülkemizde tahribatı büyük boyutlara ulaşan su erozyonu, erozyon çeşitleri içerisinde en önemlisidir. Su erozyonundan sonra, diğer erozyon çeşitlerini; rüzgar erozyonu, çığ erozyonu, heyelanlar, dalga erozyonu ve buzul erozyonu şeklinde sıralayabiliriz.
Türkiye topraklarının arazi kullanım durumuna göre %31,1’ni tarım alanı, %18,6’sı mera ve otlak alanı, %27,6’sı orman alanı ve %1,6’sı ise iskân alanı ve %21,1’i diğer alanlar oluşturmaktadır.
EROZYONUN NEDENLERİ
Ekosistemdeki bozulmalar insanoğlunu kuraklık, açlık, susuzluk, erozyon, sel taşkın hava kirliliği gibi birçok problemle karşı karşıya getirmektedir. Türkiye’nin içerisinde bulunduğu coğrafi konum, iklim, topografya ve toprak şartları, Türkiye’nin arazi/toprak bozulumuna ve kuraklığa karşı hassasiyetini arttırmaktadır. Türkiye açısından erozyonun sebeplerini incelediğimizde insan faktörü ön plana çıkmaktadır. Türkiye’nin coğrafi konumu, topografik yapısı, iklim şartları ise erozyonu arttırıcı etki yapmakta, erozyonla mücadeleyi zorlaştırmaktadır.
Türkiye’de tarım alanlarının %59’unda, orman alanlarının %54’ünde ve mera alanlarının %64’ünde aktif erozyon bulunmaktadır.
EROZYONUN ZARARLARI
• Bitki örtüsünün yok olması, erozyonun yanı sıra toprak kayması, sel, taşkın ve çığ felaketlerini arttırır.
• Erozyonla, sadece toprak değil toprakta bulunan organik maddeler, mikroorganizmalarda taşındığından toprağın verimi de azalır.
• Verimsizleşen ve yok olan tarım arazileri, üzerinde yaşayanları besleyemez duruma gelip, kırsal kesimden kentlere doğru göçü arttırarak, büyük ekonomik ve toplumsal sorunlara yol açar.
• Meraların tahribi hayvancılığın gerilemesine sebep olurken, gelirin azalması ve iş olanağının daralması sonucunu doğurur.
• Erozyon sonucu taşınan verimli topraklar, baraj göllerini doldurarak barajların ekonomik ömürlerini kısaltır.
• Yeşil örtü ve toprağın elden gitmesi iklim değişikliğini hızlandırmakta ve ekolojik dengenin bozulmasına sebep olmakta, ekosistemde biyolojik çeşitlilik azaltmaktadır.
• Bitki örtüsü ve toprağın olmadığı bir yüzey, kar ve yağmur sularını ememediğinden, doğal su kaynakları düzenli ve sürekli olarak beslenemez.
YÜZEY EROZYONU İLE MÜCADELE
1-Teraslama
Teraslar, arazi üzerinde, meyil ve bölge hidroliği gereklerine göre aralıkları belli edilen, toprak ve suyu satıh üzerinde tutmaya yarayan değişik şekilli, tesviye eğrilerine paralel (su tutucu) veya havzadan suyu erozyona sebep olmayacak şekilde dışarı boşaltan kanallardır. Teras ebatları ve aralıklarının tayininde ana prensip; yağış yoğunluğu, toprağın erozyona karşı hassasiyeti ve meyil derecesine göre; yüzeysel akışa dönüşüp, toprağı taşıma gücü kazanmadan, düşen yağmurun teraslarla önünün kesilmesi ve böylece toprak altına sızmasını temin etmekten ibarettir.
Erozyona uğramış alanların ıslah edilmesi amacı ile gerekli görülen önlemlerin uygulamasında özellikle ağaçlandırılması planlanan yerlerde teraslamalar önemli bir yer tutar.
Genel olarak %5 meyilin üzerinde erozyonun başladığı kabul edilmelidir.
Ormancılık açısından, %60 eğimin üzerinde teraslama yapmak doğru değildir. Ancak, can ve mal emniyeti yönünden çok önemli olan özel şartlarda, %80 meyile kadar teraslama yapılabilir. Aksi halde, %60’ın üzerinde eğime sahip arazilerin tamamı koruma yoluyla örtü geliştirmeye terk edilmelidir. Teknik açıdan teraslanması uygun görülmeyen %60’ın üzerinde meyile sahip alanlardan, veya çalışılacak sahanın üst kısmındaki kayalık, sığ topraklı sahalardan, mera ve ziraat yapılan arazilerden yüzeysel akışla gelecek suların aşağıda tesis edilecek teraslara zarar vermemesi için teraslama sahasının üst kısmında bir çevirme hendeği (saptırma kanalı) yapılarak bu suların çalışma alanı dışına tahliyesi sağlanmalıdır.
Teraslandırma, yamaçlar üzerine düşen yağmur sularının taşıma gücü kazanmadan önünün kesilerek, toprakda suyun tutulmasına yarayan bir sistem olup, kurak ve yarı kurak sahalarda yüzey erozyonu ile savaşta kullanılan en önemli metottur.
OYUNTU EROZYONU İLE MÜCADELE
Yüzey erozyonu devam etmesi halinde oyuntu erozyonuna dönüşür. Yüzeyden akan sular kanalize olunca oyulmalar meydana getirir ve böylece oyuntu erozyonu başlamış olur. Genel olarak, oyuntu erozyonunun başlamasını önlemek için yapılan masraflar ıslahı için yapılandan daha az ve ekonomiktir. Bir sel deresinde oyuntu erozyonuna maruz bulunan araziler, havza içinde pek fazla bir miktar teşkil etmiyorsa veya oyuntu erozyonu ile oluşan sediment miktarı havzanın tümünden gelen sediment miktarına oranla pek fazla değilse, bu arazilerde oyuntu erozyonunu önlemek için yoğun önlemler alınmasına gerek yoktur. Oyuntu erozyonuna maruz bulunan bu sahalarda havzada uygulanmakta olan diğer uygulamalar çerçevesinde çalışılır.
Oyuntu erozyonu için alınacak önlemler yamaç ıslahı için alınacak diğer önlemlerden (yüzey erozyonuna karşı alınacak önlemlerden) ayrı düşünülemez. Yamaç ıslahının tümü içinde mütelaa edilir. Doğal dengenin bozulduğu bir yağış alanında, bu dengeyi yeniden sağlayacak kültürel önlemler alınmaksızın yalnızca oyuntuların tahkimine dönük önlemlerle bir oyuntu ıslahının gerçekleşmesi de beklenemez.
Sonuç olarak, oyuntu erozyonuna karşı alınacak önlemlerin, yüzey erozyonunu önleme çalışmaları ile birlikte düşünülmesi halinde beklenen sonuç alınabilir. Bu nedenle, oyuntu erozyonu ile mücadele önlemlerinden söz edilirken, yüzey erozyonu ile mücadele çalışmalarının yapılacağı kabul edilmiştir.
Oyuntuların çeşitli zararları vardır. Toprağın yerinden sökülüp taşınmasını kolaylaştırdığı için oyuntular, yüzeysel erozyonu arttırır. Oyuntunun sathı daha geniş olduğu için drenaj hendeğinden daha fazla su kaybına sebep olur. Bu nedenle, oyuntu araziyi drenaj hendeğinden daha süratli kurutur. Bu durum, yağışı az olan bölgelerde çok önemlidir. Ayrıca, araziyi derin hendeklerle bölerek kullanımını zorlaştırır.
RÜZGÂR EROZYONU ÖNLEME ÇALIŞMALARI
1- İdari Önlemler
Eğitim
Tarım alanlarının kabiliyet sınıfına uygun kullanılması
Meralarda otlatmanın bitki örtüsünü bozmayacak şekilde yapılması
Tarla kenarlarındaki vejetasyonun korunması
Tarım alanlarında anızların yakılmaması
2- Kültürel Önlemler
Mevcut vejetasyonun korunması ve geliştirilmesi
Bozulmuş mera alanlarının ıslahı ve münavebeli otlatma sistemi kullanılması
Tarım alanlarında içinde baklagillerinde olduğu nöbetleşe ekim yönteminin kullanılması
Tarım alanlarında uygun toprak işleme yöntemlerinin kullanılması
Sulu tarım uygulamaları
Çok yıllık yem bitkileri ekimi
Tarım alanlarında nadas- hububat şeritvari ekim yönteminin kullanılması
3- Mekanik Önlemler
Koruyucu orman kuşakları oluşturulması
Rüzgar perdeleri tesisi
Kumul tespit çalışmaları