Huzursuz bacak sendromu tıp fakültesinde ders olarak görülmezken günümüzün en popüler hastalığı haline gelmiştir. Bir çok hasta İnternet üzerinden kendi hastalıklarını araştırırken hastalığın tanısını koymuş bir şekilde doktorlara başvurmaktadır. Sıklıkla bu hastalar psikiyatri, nöroloji ve fizik tedavi polikliniğine gidilmektedir.Hastalığın birincil ve ikincil sebepler denilen alt guruplar vardır. Birincil sebeplerde ailesel geçişlilerdir. Kişinin birinci derece yakınlarında anne baba kardeşler de bu hastalık varsa daha erken başlangıçlı görülebilir. Bayan erkek dominasisi yoktur ama erkekler de bir miktar daha fazla görülmektedir.İkincil sebepler ise gebelik, böbrek rahatsızlığı ve diğer hastalıklara sekonder olarak oluşabilirler. Bunlar daha ziyade kişide eksilmiş mineral eksikliği sonucu ortaya çıkabilmektedir.
Huzursuz bacak sendromunda hastanın en çok şikayet ettiği şey aktivite halinde hiç bir problem olmaksızın kişinin istirahat haline geçtiğinde, özellikle yatağa yattığında bacaklarda kelimenin tam anlamıyla huzursuzlanma yaşamasıdır. Bunlar yanma, keçeleşme, kramp, karıncalanma şeklinde olmakla birlikte kişi ayağı kalkıp yürüme ihtiyacı,hatta bacaklarına su tutma ihtiyacı görmektedir. Kimi hastalarda yüzde beş veya on oranında gün içerisinde de bu semptonlar devam etmekle birlikte hastada bir uyku hali, dikkat dağınıklığı görüle bilmektedir. Ve bu sebeplerle bu hastalar sıklıkla psikiyatri polikliniğine başvurmaktadırlar. Bu hastaların fizik muayenesinde herhangi bir potolojiye rastlanmamaktadır. Yada ikincil sebeplere göreyse ikincil sebeplerden dolayı oluşan hastalıkların fizik muayene bulgularını tespit edilebilinir.
Laboratuvarda ise mineral yetersizliği ile ilgili eksiklikler özellikle bunda altta yatan demir deposu denilen felitin eksikliğine bağlanmaktadır. İkincil sebepler de ise oluşan ikicins dolayından oluşan Laboratuvar bulguları görülebilir.Görüntüleme yönteminde ise bu hastalar sıklıkla hiç bir patoloji tespit edilememektedir. Uyku laboratuvarında uyku bozukluğunu tespit etmek yada görüntülemek mümkün olabilmektedir. Bu hastaların tedavisinde öncelikle altta yatan mineral eksikliği doldurmak önemlidir. Bu bağlamda da en öncelik hastanın demir eksikliği varsa feritin denilen laboratuvar olarak 50’nin altındaysa bunu öncelikle doldurmak ve hala semptonları devam ediyorsa bir sonraki tedavi gurubuna geçmeyi hedeflenir. Bir sonraki tedavi gurubunda da parkenson hastalığında kullanılan dopominerji ilaçlar hastalara önerilir.
Toplumda sıklıkla antidepresan bu hastalıklara verilebilmekte bir diğer faktörde antidepresanların bu hastalık semptomlarını tetiklediğine dair yayınlardır. Bu sebeple özellikle hastada huzursuz bacak sendromuna bir depresyon eşlik ediyorsa antidepresan ilaçları gerekir.