Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

Hz. Muhammed’in Kısaca Hayatı Özet

peygamberimizin hayatı HZ. MUHAMMED’İN

peygamberimizin hayatı

HZ. MUHAMMED’İN HAYATI

Hz. Muhammed 571 yılında Mekke şehrinde dünyaya geldi. Babasının adı ABDULLAH, annesinin adı AMİNE dir. Hz. Muhammed küçük yaşta önce babasını daha sonra da annesini kaybetti. Önce dedesi ABDÜLMUTTALİB, o da ölünce amcası EBU TALİB in yanında kaldı. Amcası ile beraber ticaretle uğraştı. Küçük yaşından itibaren çevresinde doğruluğu, güvenirliliği ile ün kazandı. Kendisi çevresindeki insanlar gibi putlara hiç ilgi duymuyor, sık sık HİRA dağına çıkıp yalnız kalıyordu. 


Yine böyle bir zamanda Hira mağrasında düşünceler içerisinde iken vahiy meleği Cebrail ilk vahyi getirdi. (Yaradan Rabbi!nin adı ile oku!-Alak Süresi). Bu şekilde Hz.Muhammed’in peygamberlik süreci başlamış oldu. Hz. Muhammed’e ilk inanan Hz.Hatice, Hz.Ali, Hz.Ebu Bekir, ve Hz. Zeyd oldu. Ancak yeni gelen din (İslam) Mekkeliler tarafından hiç hoş karşılanmadı. Çünkü İslam dini kendi dinleri putperestlik ile hiç benzeşmiyordu. Atalarının dinine büyük bir bağlılık duyan Araplar Hz.Muhammed’e ve yeni dine şiddetle karşı geldiler. Bu karşı gelme zamanla Müslümanlara karşı şiddete dönüştü. Bunun üzerine Hz.Muhammed Müslümanlara hicret (göç) emrini verdi. 615 yılında Müslümanlar önce Habeşistan’a baskılar artınca da 622 yılında Mekke’yi terk ederek Medine şehrine hicret (göç) ettiler. Hicret ‘ten sonra Medine İslamiyet’in merkezi durumuna geldi

Hz.Muhammed’in Ahsa Valisi El-Münzire gönderdiği mektup

BEDİR SAVAŞI (624)

Nedeni: Mekkelilere ait bir ticaret kervanı Müslümanlarca ele geçirilmek istenmişti. Bu şekilde Müslümanların Hicret esnasında Mekke’de bıraktıkları malların karşılığı alınacaktı. Bu durum iki tarafı karşı karşıya getirdi.

Sonuçları:

  1. Bedir savaşı Müslümanların kazandığı ilk askeri zaferdir.
  2. Müslümanların kendilerine olan güvenleri artmıştır.
  3. Şam ticaret yolu Müslümanların eline geçmiştir.
  4. Mekkeli esirlerden okuma-yazma bilenler 10 Müslüman’a okuma-yazma öğretme karşılığında serbest bırakıldılar.


UHUD SAVAŞI (625)

Nedenleri:

Mekkelilerin Bedir savaşının intikamını alma istekleri.

Mekkelilerin Medine şehrine doğru gelmeleri üzerine iki taraf Uhud dağı eteklerinde karşı karşıya geldiler. Savaşın başlangıcında Müslümanlar üstün iken Peygamber tarafından görevlendirilen okçuların yerlerini terk etmeleri savaşın kaybedilmesine yol açmıştır.

Sonuçları:

  1. Mekkeliler savaştan galip gelmelerine rağmen kesin bir sonuç elde edemediler.
  2. Okçuların yerlerini terk etmeleri savaşın kaybedilmesine yol açmıştı. Bu durum Peygamberin emirlerine uymanın ne kadar önemli olduğunu gösterdi.


HENDEK SAVAŞI(627)

Nedenleri:

  1. Uhud savaşından sonra Medine ‘den çıkarılan Yahudilerin Mekkelileri sürekli kışkırtmaları.
  2. Mekkelilerin Müslümanlara kesin bir darbe vurma istekleri.


Kalabalık bir ordu ile harekete geçen Mekkelilere karşı Medine şehrinin savunulmasına karar verildi. Salman-ı Farisi adında bir İranlı Müslüman’ın önerisi ile şehrin etrafına hendekler kazıldı. Mekkeliler bu hendekleri aşamadılar ve bir sonuç alamadan geri döndüler.

Sonuçları

  1. Bu savaş Mekkelilerin Müslümanlar üzerine yaptıkları son saldırı olmuştur. Bundan sonra Müslümanlar saldırı, Mekkeliler savunma konumuna geçmiştir.
  2. Medine çevresindeki bir çok Arap kabilesi Müslüman olmuştur.


HUDEYBİYE BARIŞI(628)

628 yılında Müslümanlar Mekke’de bulunan Kabe’yi ziyaret etmek istediler.Mekkeliler bu durum karşısında tedirgin oldular ve ziyarete izin vermek istemediler. Bunu üzerine taraflar arasında Hudeybiye Antlaşması imzalandı.

  1. Her iki taraf istedikleri kabileler ile ittifak yapabilecekler. Ancak askeri yardım yapmayacaklardı.
  2. Müslümanlar o yıl Kabe’yi ziyaret etmeyecekler,ertesi yıl ziyaret yapacaklar.
  3. Müslüman olan Mekkeli gençler ailesinin izni olmadan Medine’ye alınmayacak, Mekke’ye sığınanlar ise geri verilmeyecekti.
  4. Barış on yıl süre ile geçerli olacaktı.

ÖNEMİ: Bu antlaşma ile Mekkeliler Müslümanları hukuken tanımış oldular.HAYBER’İN FETHİ (629)

Hayber’de yaşayan Yahudiler Müslümanlar aleyhine işler yapıyorlar, İslam’ı kötülüyorlardı. Bunun üzerine Buranın fethine karar verildi. Hayber kalesi Yahudilerden alındı.

ÖNEMİ : Hayber’in fethi ile Şam ticaret yolunun kontrolü Müslümanların eline geçmiş ve güvenliği sağlanmıştır.

MUTE SAVAŞI (629)

Müslümanlar ile Bizanslılar arasında yapılan ilk savaştır. Çok kalabalık olan Bizans ordusu karşısında Müslümanlar bir sonuç elde edemediler.

MEKKE’NİN FETHİ (630)

Mekkelilerin Hudeybiye Barışını bozmaları üzerine Mekke’nin fethine karar verildi. Mekke şehri hiçbir karşı koyma görmeden kısa sürede ele geçirildi. Mekke’nin fethi ile Arap yarımadasının tamamı kısa sürede Müslümanların kontrolüne girdi.

HUNEYN SAVAŞI (631)

Mekke’nin fethinden sonra İslam’ı benimsemeyen Arap kabileleri Mekke’nin dışında toplandılar. Müslümanlar ve Putperest Arap kabileleri arasında yapılan bu savaşı Müslümanlar kazandı ve ardından Ta’if şehri de kuşatıldı ancak alınamadı. Bir süre sonra Ta’if halkı kendi istekleri ile Müslüman oldular.

TEBÜK SEFERİ (631)

Bizans İmparatoru Heraklius’un büyük bir ordu ile Arabistan’a geldiği haberi üzerine Hz. Muhammed Tebük’ e doğru sefere çıktı. Ancak haberin doğru olmadığı anlaşıldı. Tebük Seferi Hz. Muhammed’in son seferi olmuştur.

Hz.Muhammed son bir kez Mekke’de kalabalık bir Müslüman kitlesine VEDA HUTBESİNİ söyledi. 632 yılında Medine’de vefat etti. Hz.Muhammed vefat ettiği yere gömüldü. Medine şehrindeki peygamberimizin bu mezarına “Ravza-i Mutahhare” denir.

Hz.Muhammedin Hayatı kısa

Kısaca Hz.Muhammedin Hayatı kısa ve öz,Hz. Muhammed (S.A.V) 571 yılında Mekke de dünyaya geldi. Doğmadan önce babası vefat etti. Doğduktan kısa bir süre sonra annesini kaybetti. Sonra dedesi Abdulmuttalip in himayesini girdi. Onun ölümünden sonra da amcası ebu talibin yanında kalmaya başladı. Küçük yaşlardan itibaren ticarete atıldı. Mekkede yaşayan ve puta tapan insanlara karşı çıkıyordu. Bu nedenle o insanlardan uzak kalmak için sürekli gözlerden uzak hira mağrasına çekiliyordu. Bu arada ilk eşi h.z haticeyle evlendi. Hazreti haticeden Kasım, Abdullah, Zeynep, Rukiye, Ümmü Gülsüm, Fatıma adında altı çocuğu oldu Kasım ve Abdullah küçük yaştayken vefat etti. Yine bir gün hira mağrasına çekildiğinde vahiy meleği olan Cebrail geldi ve ona ilk vahy oku emrini verdi. Böylece hz. Muhammede (S.A.V) 40 yaşında peygamberlik verilmiş oldu. Ona ilk eşi hz. Hatice iman etti ardından hz. Ali sonra. Zeyd bin harise ardındanda Hz. Ebu Bekir iman etti sonra birçok insan bu mesaja kulak verdi. Müslümanların çok olmasına rağmen mekkenin ileri gelenleri Müslümanlara türlü eziyetler işkenceler ve boykot uyguluyorlardı. Budan korunmak için bir kısım Müslüman habeşistana hicret etti. Daha sonra arkalarında bir kısım Müslüman daha habeşistana hicret etti. Sonunda hz.Muhammedin (S.A.V) emriyle bütün Müslümanlar medineye hicret etti. Önden Müslümanlar gitti arkalarından da Hz. Muhammed ve arkadaşı Ebu Bekir gitti. Medine yerlileri (ensar) Müslümanları çok iyi karşıladılar. Medine yerlileriyle(ensar) mekkeden hicret edenler (muhacir) kardeş ilan edildi. Böylece Medine İslam devleti kurulmuş oldu. İslam devletinin kurulmasıyla müşrikler Müslümanlara saldırmaya başladı ilk savaş Bedir savaşı oldu. Müslümanlar ticaret için giden bir Mekke kervanını mekkede kalan eşyaları için el koymak istediler bunu duyan Mekkeliler savaş hazırlığı yaptılar ve Müslümanların üzerine geldiler. Bedir kayalıklarında karşılaşan ordular savaştılar. Bedir savaşında Müslümanlar galip geldi bunun sonucunda şam ticaret yolu Müslümanlara açılmış oldu. Savaşta ele geçen esirler 10 müslümana okuma yazma öğretmek şartı ile serbest bırakıldı. Mekkeli müşrikler bedir savaşının intikamını almak için uhud savaşını başlattı uhud savaşının başında Müslümanlar galipken peygamberimizin görevlendirdiği okçuların yerini terk etmesiyle Müslümanlar mağlup oldu. Ama yinede müşrikler kesin bir zafer kazanamadılar. Ardından hendek savaşı oldu çünkü Mekkeliler Müslümanlara ağır bir darbe vurmak istiyorlardı. Müslümanlar bunu duyunca selmanı farisinin önerisi üzerine medindenin etrafına kuyular kazdılar ve şehir savunmasına geçtiler. Böylece savaş Müslümanların zaferiyle sonuçlandı. 628 yılında Müslümanlar hacca gitmeye karar verdiler. Bundan tedirgin olan Mekkeliler onları içeri almayarak hudeybiye anlaşmasını imzaladılar. Hudeybiye anlaşması artık Müslümanların tanındığını gösteren bir anlaşmadır. 629 yılında Müslümanlar hayberi fethetti. Hayberin fethi ile şamın ticaret yolu Müslümanların eline geçti.hayberin fethinden sonra müslüamnlar ilk kez bizansla savaştı mutede savaşan ordular hiçbir sonuç elde edemeden geri döndüler. 630 yılında mekkenin fethi gerçekleşti. Mekkenin fethinden sonra arap yarım adası hızlı bir şekilde Müslümanların kontrolü altına girdi. Müslümanlar ve putperest arap kabileleri arasında yapılan Huneyn savaşınıda başarıyla Müslümanlar kazandı. Huneyn zaferinden sonra taif şehri kuşatıldı. Hz muhammedin son seferi ise tebük seferi olmuştur. Hz. Muhammed (S.A.V) son kez Müslümanlarla beraber hacca gitti ve buna veda haccı adı verildi veda haccında Müslümanlara veda niteliğinde konuşan Hz. Muhammed 632 yılında Medine de vefat etti şu anda kabri Medine de ravza-ı mutahhare da bulunmaktadır.

Peygamber Efendimizin Hz. Muhammedin Kısaca Hayatı (Özeti)

Hz. Muhammedin Hayatı

 

1 – DOĞUMU-AİLESİ-ÇOCUKLUĞU –GENÇLİĞİ

Sevgili Peygamberimiz Hz.Muhammed(s),20 Nisan 571 yılında Mekke’de doğdu.Annesinin adı Amine,babasının adı ise Abdullah’tır.

Peygamberimizin babası Abdullah,O daha doğmadan önce ölmüştü.Ana Muhammed ismini dedesi Abdulmuttalip vermişti. O’nun dört tane ismi vardır:

1 – Muhammed

2 – Ahmet

3 – Mustafa

4 – Mahmut

Doğduktan bir süre sonra Mekkedeki geleneklerden dolayı bir süre için süt aneye verild.Süt annesi Halime O’na 4 yaşına gelinceye kadar baktı.Böylece daha iyi bir havada yetişti.

4 yaşından sonra annesi Amine Onu yanına geri aldı.6 yaşına geldiğinde ise annesi Amine de öldü

6 yaşından sonra kendisine dedesi Abdulmuttalip bakmaya başladı

8 yaşına geldiğinde dedesi de vefat edince amcası Ebu Talip’in yanında kalmaya başladı.Amcası O’na hem çocukluğunda ve gençliğinde baktı hem de Peygamber olduktan sonra Mekkelilerin Ona karşı yaptığı saldırıların çoğunu engelledi.Aynı zamanda Mekkeliler kendisine zarar vermek isteseler bile,Ebu Talip’ten çekindikleri için ,bu planlarını terk etmek zorunda kaldılar.Peygamberimiz de O’nun bu iyiliğini hiçbir zaman unutmamıştır.Peygamberimize Mekkelilerin yaptığı kötülüklerin hemen hemen hepsi Ebu Talip öldükten sonra olmuştur.Ebu Talip ticaretle uğraşan birisidi.

Peygamberimiz 12 yaşında iken Onunla beraber Suriye’ye doğru ticaret mallarını satmak için yola çıkmışlarken,yolda Busra denilen bir yerde mola verdiler.Bir papaz olan Bahira,orada,ondaki değişik durumların olduğunu fark etti.O’nun daha önce Hz. İsa’nın İncil’de de bildirdiği gönderilecek olan son peygamberin olduğunu anladı..Amcasından O’nu daha fazla ileriye götürmemesini, aksi halde Yahudilerin kendisini öldürebileceğini söyledi.Çünkü Yahudiler de son bir peygamberin geleceğini biliyorlardı. Fakat onlar bu son peygamberin kendi içlerinden birisinin olmasını istiyorlardı.

Bunun üzerine Ebu Talip,ticaret mallarını orada satarak,Mekke’ye hemen geri döndü. 25 yaşına geldiğinde artıkticaretten de anlayan bir delikanlı olmuştu.Bu zamanlarda40 yaşına ulaşmış,ahlak ve terbiye konusunda sonderece ileri durumda olan Hatice isminde zengin ve dul bir hanımefendi vardı.Bu hanım çok zengindi. Fakatkendisi kadın olduğu için ticaret mallarını satmak için uzak yerlere gidemiyordu.O da,başka erkeklerle ticaret ortaklığı kurup,elde edilen karı paylaşıyordu.Zaten ahlakı bozuk olan bu toplumda,sürekli aldatılıyor ortakları elde ettikleri gerçek karı,açıklamıyorlar.Bu işten iyice canı yanan Hz.Hatice bu sefer gerçekten kendisine güvenebileceği bir ortak aramaya başladı.Kendisine 25 yaşındaki O genci,Hz.Muhammed’i tavsiye ettiler.

Hz.Muhammed’le yaptığı ortaklıktan iyi bir gelir elde etti.Aradığı ortağını bulmuştu.Hem de ne ortak.O ilk başta ticarette kazanayım derken Allah onlara öyle bir kader çizmişti ki ,bu ticaretin sonunda,birbirlerine ne kadar da yakıştıklarını anlayıp,hayatlarını da ortak ettiler.Evlenmeye karar verdiler.Sade bir törenle evlendiler.Bu ticaret ortaklığı öyle bir ortaklık olmuştu ki,sonunda birbirlerinin hayatlarına,dertlerine,tasalarına,sevinçlerine kadar herşeyleriyle ortak olmuşlardı.

Peygamberimizin Hz Hatice ile olan evliliklerindei Altı çocukları dünyaya geldi:

1 –Abdullah,

2 – Zeynep,

3 – Rukiye

4 – Ümmü Gülsüm

5 –Kasım

6 – Fatıma

Bunlardan Hz.Fatıma hariç bütün çocukları Peygamberimizden önce vefat etmişlerdir.
Hz.Hatice,aynı zamanda İslam’a giren ilk insan olmuş,asalet,dürüstlük,üstün ahlak ve fedakarlığı ile Haticetül-Kübra (Büyük Hatice)lakabını da almıştır.
35 yaşına geldiğinde ise Kabe hakemliği yapmış,buradaki hakemliğiyle bütün Mekkelilerin saygısını kazanmıştır.

Olay şudur:

Araplar tarafından da kutsal sayılan Kabe,şiddetli sel ile yıkılmştı.Bunun üzerine Mekkeliler bir araya gelerek O’nuyeniden inşa etttiler.Fakat bugün bizim için de kutsal olan Hacerül-Esved(Türkçe’mizde Karataş anlamına gelir.Cennetten geldiğine inanılır.)denen taşı eski yerine koymaya sıra gelince,herkes bu işi kendisi yapmak,bu şerefi kendisi elde etmek istedi.İş öyle cidileşti ki, aralarında sonu savaşa kadar gidebilecek tartışmalar başladı.Bunun üzerine tarafsız bir hakem bulmaya karar verdiler.:Sabahleyin Kabe sınırlarına ilk kim gelirse O hakem olacak ve O’nun vereceği karara herkes uyacaktı.Sabah olunca öyle güzel bir olay olur ki;içeriye ilk gelen Hz.Muhammed’dir.O’nun gelişi herkese derin bir nefes aldırdı.Çünkü haksızlık yapmayacak,harkesin güvendiği bir insandı O.Peygamberimiz elbisesini çıkardı.Hacerül –Esved’i üzerine koydurdu.Ve her kabileden birer kişinin taşı kaldırmasını istedi.Taş yeterli yüksekliğe çıkınca da kendi elleriyle yerine yerleştirdi.Herkes bu olaydanmemnun olmuştu.Nasıl memnun olmasınlar ki,hem taşı yerine koyma işine herkes katılmış hem de en önemlisi çıkabilecek bir savaş engellenmişti.Bu olaydan sonra Peygamberimize Muhammedül-Emin (Güvenilir Muhammed)lakabı takılmıştır.

Hz.İsa’dan beri yaklaşık 600 yıldan beri peygamber gelmemişti.İnsanlık bir Peygambere,bir rehbere muhtaçtı. İlahi kitaplar değiştirilmiş,ahlak ve manevi değer diye bir şey kalmamıştı.Bütün çirkin işler son derece yaygınlaşmıştı.Hatta insanlar köle olarak satılmaya,kız çocuklar canlı canlı toprağa gömülmeye başlanmıştı.

Peygamberimiz bütün bu çirkin işlerden uzak duruyordu.Özellikle 35 yaşlarından sonra sık sık Mekke’nin dışına çıkıyor,Hira Mağarasında yalnızlığa çekiliyordu.

40 yaşlarında yine böyle bir durumda (610 yılında)Cebrail (as) O’na görünüp kendisinden ‘’Okumasını istedi.O da okuma bilmeği cevabını verdi.Bu durum birkaç kez tekrarlanınca,’’Ne okuyayım’’diye sordu.Cebrail (as) da (Yaratan Rabbinin adıyla oku………diye başlayan )ALAK suresinin ilk beş ayetini kendisne bildirdi.Bu olayla Peygamberimizin Peygamberlik görevi başlamış oldu.

Bu vahyin sonunda O’na ilk inanan insanlar şunlardır:

1 –İlk müşlüman Kadın :Hz.Hatice ( Hanımı)

2 – ilk müslüman Erkek :Hz.Ebubekir (Çok samimi arkadaşı)

3 – İlk müslüman Köle :Hz.Zeyd (Köle olarak alıp,sonra Onu serbest bıraktığı kimse.

4 – İlk müslüman Çocuk :Hz.Ali (Amcası Ebu Talip’in oğlu.)

Peygamberimiz insanları 3 yıl boyuca İslam’a gizlice davet etti.Bundan sonra açıktan açığa davet etmeye başladı.Bu durum doğru yola ulaşmak istemeyen Müslümanlara karşı olmadık işkenceler yapmaya başladılar.Bu işkenceler dayanılmaz hal almaya başladı.Bunun üzerine Peygamberimiz bir grup müslümanı Habeşistan’a gönderdi.Bu; Müslümanların İLK HİCRET’İ oldu.Bu ilk hicret 615 yılında olmuştur.

Peygamberimiz 13 yıl boyunca Mekkelileri İslam’a çağırdı.Bu uğurda her türlü sıkıntıya katlandı.

Peygamberliğinin 11.yılında Medine’den gelen bir grup insan Müslüman olmuşlardı.Ertesi sene daha büyük bir grup gelerek Müslüman oldular. Peygamberimizi canları,malları ve evlatları gibi koruyacaklarına söz verdiler.Kendisini Medine’ye davet ettiler.

Bu arada Mekkelilerin Müslümanlara karşı olan tutumları hiç değişmemiş,hatta daha da artmıştı.Bunun üzerine peygamberimiz Allah’tan gelen izinle Medine’ye hicret etmeye karar verdi.Medine’ye gitmesi halinde bunun kendileri için daha da büyük bir tehlike olacağını anlayan Mekkeliler,Darun-Nedve(Mekke İdare Meclisinde) toplanarak Peygamberimizi öldürmeye karar verdiler.Fakat bunu gerçekleştiremediler.Hz.Ebubekir ile uzun ve tehlikeli bir yolculuktan sonra Medine’ye vardılar.Bu hicret İslam tarihi bakımından çok önemlidir.Çünkü:

1 – İslam Medine’de yükselip büyümüş ve bütün dünyaya bu şehirden yayılmıştır.

2 – Hz.Ömer’in halifeliğinden itibaren de bu olay müslümanlar tarih başlangıcı olmuştur.

MUHACİR VE ENSAR

MUHACİR : Dinleri ve inançları uğruna,Mekke’den Medine ye göç eden Müslümanlara denir.

ENSAR : Mekkeli Müslümanlara yardım eden Medineli Müslümanlara da Ensar denir
Peygamberimiz Ensar ve Muhaciri kardeş ilan etmiş,onlar da bu kardeşliği gerçekten uygulamışlardır.

MEDİNE DÖNEMİ VE SAVAŞLAR

Mekkeliler,Müslümanların Medine’de de yaşamalarını istemiyorlardı.Çünkü,eğer orada rahat ederlerse Müslümanlığın her tarafa yayılacağını biliyorlardı.Bunun için de Müslümanları resmen savaşa zorluyorlardı.Oysa peygamberimize henüz savaşma emri ve izni verilmemişti.Bu yüzden kimseyle savaşa girmiyordu.Yüce Allah’ın savaş emrini verdikten sonra Hz.Peygamber Mekkelilerle 3 önemli savaş yapmıştır:

 

PEYGAMBERİMİZİN SAVAŞLARI :

1 – BEDİR SAVAŞI : (MART 624 – Hicretin 2.yılı )

Müslümanlar :305 kişi

Mekkeliler : 1000 kişi

Savaşın Sebebi Mekkelilerin;ellerinden kaçırdıkları Müslümanlardan intikam almak,ve onları yok etmek istemeleri.

Savaşın Sonucu :

1-Müslümanlar bu savaşı kazandı.

2-Mekkeli müşriklerin bazı elebaşıları öldürüldü.

3-Mekkelilerden 70 kadar kişi öldü,70 kadarı da esir alındı.

4-Müslümanlardan da 14 kişi şehit oldu..
Esirlere ne yapıldı?

1-Maddi durumları iyi olanlar para karşılığı serbest bırakıldı.

2-Bunlardan okuma-yazma bilenler;10 Müslüman’a okuma yazma öğretmeleri karşılığında serbest bırakıldı.

3- Fakir esirler ise karşılıksız olarak serbest bırakıldılar

Bedir Savaşının Önemi :

1-Bedir Savaşı İslam’ın ve Müslümanların artık kendilerini kabul ettirdiği bir savaş olmuştur.

2-Bu savaşla Medine İslam Devletinin temeli atılmıştır.

3-Zaferle sonuçlanan bu savaşla hem İslam Dini ve hem de Müslümanlar kuvvetlendiler.

4-Bu savaştan sonra Mekkeliler Müslümanlardan korkmaya başlamışlardır.

UHUD SAVAŞI (MART 625 -Hicretin 3.yılı.)

Müslümanlar: 700 kişi Mekkeliler :3000 kişi
Savaşın Sebebi : Bu savaş Mekkelilerin Bedir Savaşının yenilgilerinin intikamını almak istemeleridir.

Savaşın Sonucu: Bu savaşta da Müslümanlar galip gelmek üzere iken,peygamberimizin ısrarla hiç ayrılmamalarını istediği okçuların savaşı kazandık zannederek yerlerini terk etmeleri sebebiyle,Müslümanlarbüyük zararlar verdiler.

1-Peygamberimizin amcası Hz.Hamza bu savaşta şehit oldu.

2-Müslümanlardan 70 kişi şehit oldu.

3-Peygamberimiz hafifçe yaralandı.

Uhud Savaşının Önemi: Bu savaşın sonunda Müslümanlara komutanın ve Peygamberin sözlerini her zamandinlemenin gerektiği anlaşılmıştır

HENDEK SAVAŞI(MART 627 )

Müslümanlar :3.000 kişi Mekkeliler : 10.000 kişi

SAVAŞIN SEBEBİ : Mekkelilerin,Müslümanları tamamen ortadan kaldırmak için Medine’yi kuşatmaları.

SAVAŞIN SONUCU :Müslümanlar Şehrin ovaya bakan kısmını,hendekler(çukurlar)ka zarak,savunma yaptılar.Mekkeliler 20 gün boyunca kuşatmayı sürdürdüler. Erzaklarının da tükenmesi ve son gecede çıkan birfırtına ile bütün malzemelerinin dağılması ile kuşatmaya son verip geriye dönmüşlerdir.

HUDEYBİYE BARIŞI VE MEKKE’NİN FETHİ

Hendek Savaşından bir yıl sonra hicretin 6.yılından Mekkelilerle Müslümanlar arasında bir anlaşma yapıldı.Hudeybiye denilen yerde yapılan bu anlaşmanın şartları görünüşte Müslümanların aleyhine gibigörünmüştü,fakat anlaşmanın maddeleri zamanla Müslümanların işine yaramıştır.

HUDEYBİYE BARIŞININ ÖNEMİ

Bu anlaşma Mekke’nin fethedilmesini sağlamış bir anlaşmadır.

Anlaşma maddelerinin bir kısmı şöyledir :

1 – İki taraf da 10 yıl boyunca barış içinde bulunacaklardır.

2 – Mekkelilerden,Medine’ye kaçan olursa Müslümanlar o’nu Mekkelilere geri vereceklerdi.

3 – Medine’den Mekke’ye kaçan olursa Mekkeliler ise geri vermek zorunda olmayacaklardı.

4 – Müslümanlar bu yıl umre yapmayıp,gelecek yıla erteleyeceklerdi.Gelecek yıl ise Mekkeliler şehri terk edecekler,,Müslümanlar da şehre silahsız olarak gireceklerdi.Şehirde en fazla 3 gün kalacaklardı.

Ancak Mekkeliler bu anlaşmaya uymadılar.Bunun üzerine Hz.Peygamber de 10.000 kişilik bir ordu ile Mekke üzerine yürümek zorunda kaldı

Mekke civarına geldiklerinde İslam Ordusu konakladı.Peygamberimiz (s)in emriyle on bin terde ateşler yakıldı.Bu kalabalığı gören Mekkeliler;karşı koymaya cesaret edemediler.Hicretin 8.yılında (630 yılında,kan dökmeden Mekke’ye girdi. Yıllarca kendisine ve Müslümanlara eziyet eden Mekkelileri de bağışladı Bu davranışı ile O büyüklüğünü gösterdi. Bunun üzerine Mekkeliler gruplar halinde Müslüman oldular.

 

VEDA HACCI VE VEDA HUTBESİ

Hz Peygamberin Hicretin 10.yılında Veda niteliğindeki yaptığı son Hacca ‘VEDA HACCI ‘ denir. Bu hacda yaptığı son hutbeye(konuşmaya) da ‘VEDA HUTBESİ’ denir.
Veda Hutbesinde İslamın genel prensiplerini,kendisini dinleyen 100.000 kişi ye birkez daha hatırlattı.

VEDA HUTBESİNDE YER ALAN KONULARIN BAZILARI ŞUNLARDIR:

1 – Allah’tan başka ilah yoktur.Ben de Onun kulu ve peygamberiyim.

2 – Birbirinizin malları ve kanları birbirinize haramdır.

3 – Emanetlere ihanet etmeyin.

4 _Faiz yemeyin.

5 – Kimseye zulmetmeyin.

6 – Dininizi korumak için küçük günahlardan da kaçınız..

7 – Kadınların haklarını çiğnemeyin.

8– Size iki emanet bırakıyorum.Ona sımsıkı sarılırsanız yolunuzu şaşırmazsınız :Bunlar Kuran-ı Kerim ve Benim Sünnetimdir.

9 – Birbirlerinizin mallarını haksız yere yemeyin.

VEFATI

Bu büyük haccın arife gününde şu ayet inmişti:’Bugün dininizi tamamladım.Size nimetimi tamamladım.Ve dinolarak size İslamı seçtim.’’Hz.Ömer bu ayeti işitince ağladı.Çünkü Peygamberimizin vefatının yaklaştığını anladı.
Peygamberimiz sanki bir ayrılık toplantısı niteliğinde olan Veda Haccından bir süre sonra hastalandı.63 yaşında Hicretin 12.yılında, 8 Haziran 632 yılında vefat etmiştir.Kabri halen Medine şehrindedir.