Kadınlar marstan ve erkekler venüsten lafını çokça duymuşsunuzdur. Kadınlar ve erkekler arasındaki bariz farklar her bakımdan göz önünde. Bu duruma yol açan şeyin beyinlerin çalışma şekli olduğu da ortada. Peki kadınların beyni erkek beyninden nasıl farklı çalışır? Dahası erkeklerin beyni ile kadınların beyni arasındaki farklar nelerdir?
Kadın aklı başka çalışır, erkeğin aklı başka! Her ikisinin de kendine göre değişik bir dünyası var…
Prof. Dr. Bünyamin şahin, kadın ve erkek beyninin farkları hakkında bilgiler verdi
Prof. Dr. Bünyamin şahin, ‘Beyin erkeklerde 1 kilo 200 gram civarında, kadınlarda ise 900 gram ağırlığa sahip. yalnız yapılan çalışmalar kadınların beyninin daha iyi çalıştığını gösteriyor’Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Tıp Fakültesi Temel Tıp Bilimleri ve Anatomi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bünyamin Şahin, “Beyin erkeklerde 1 kilo 200 gram civarında, kadınlarda ise 900 gram ağırlığa sahip. Yalnız yapılan çalışmalar kadınların beyninin daha iyi çalıştığını gösteriyor” dedi.
OMÜ İlahiyat Fakültesi’nde, Tıp Fakültesi Temel Tıp Bilimleri ve Anatomi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bünyamin Şahin, “Bilinci Açık Beyinler” başlıklı konferans verdi. Konferansa; İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hüseyin Peker, öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı.
Prof. Dr. Bünyamin Şahin konuşmasında, “Beynimizi tanıyalım”, “Çalışma mekanizması”, “Beyin gelişir mi?”, “Gündelik hayatta ne yapabilirim?” gibi konu başlıklarına yer verdi.
Beynin önemi ve işlevine dikkat çeken Şahin, “Biz aslında görseller üzerinde konuşuruz. Ama bunu güzel bir şekilde yorumlamaya çalışırız. Önce beynimizi göstereceğiz ve çalışma mekanizması ile ilgili bir slayt sunumu yapacağız. Gün içerisinde bu beyni nasıl kullanabiliriz? Daha aktif hale nasıl getiririz? bunu konuşacağız. Beyin erkeklerde 1 kilo 200 gram civarında, kadınlarda ise 900 gram ağırlığa sahip. Yalnız yapılan çalışmalar kadınların beyninin daha iyi çalıştığını gösteriyor” diye konuştu.
Beynin yapısını anlatan Prof. Dr. Bünyamin Şahin, “Beynimiz aslında benzetmek gerekirse bir jöle yapısında. Kafatası beynin etrafını sarıyor. Sert bir yapıda olan bu kafatası beyni dışarıdaki hasarlardan koruyor. Beyin içinde kıvrımlar bulunuyor. Eskiden beyin üzerine çalışmalar otopsi üzerinde yapılıyordu. Günümüze kadar gelinen zamanda birçok yöntem kullanıldı. Şimdi ise görüntüleme cihazlarıyla bunu rahatça görebiliyoruz” şeklinde konuştu.Beyin ile ilgili bir video ile yaşanmış bir hikayeyi anlatan Şahin şunları kaydetti: “Beyinde kontrol dışı gerilemeler olabilir. Beyin, çeşitli egzersiz ve çalışmalarla geliştirilebilir. Temel mantıktan hareketle beyin çalıştıkça gelişen bir organdır. Davranışı düzenleyen durumlarda da telkin yönetimiyle iyileştirebiliriz. Ayrıca önemli bir faktörde şudur ki; beyin asla yorulmaz. Bir beyin hücresinin hayatta kalması için ona sürekli uyarı göndermemiz gerekiyor. Örneğin bisiklet sürmeyi yeni öğreniyoruz.
Beynimiz yukarıdan aşağı sürekli uyarı gönderir. Birkaç defa yaptıktan sonra sinir hücreleri bu aktiviteye alışır ve daha da kuvvetlenir. Buna bağlı olarak da modele dönüşerek bisiklet sürme yetisini beyine kaydeder. Gündelik hayatta bu sistemin bize zararı da olabilir. Günlük aynı aktiviteleri yapmak, monoton şekilde her gün aynı şeylere yoğunlaşmak beyni geriletir. Ne kadar hayret, ne kadar farklı şey varsa hayatımızda işte bunlar beyni geliştirmeye yararlı oluyor. O yüzden gün içerisinde klasik olan şeyleri değiştirmemiz gerekiyor. Mesela her gün arabayla işe aynı yoldan gidiyorken, ertesi gün farklı yoldan gitmek. Bu tür şeyler beyni şaşırtır ve geliştirir. Stresten de uzak durmalıyız. İnsan beyni modeller üzerine kurulmuştur. İyi beyinler sakin beyinlerdir. En iyi uyku karanlıkta alınır. Beyinler karanlıkta uyumaya programlanmıştır.”Konferans soru-cevap bölümünün ardından İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hüseyin’in Peker’in, Prof. Dr. Bünyamin Şahin’e hediye takdimiyle sona erdi.