Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

Osman Kavala’dan ‘Tuğrul Türkeş’ açıklaması

Gezi davasında ağırlaştırılmış müebbete

Gezi davasında ağırlaştırılmış müebbete mahkum edilen Osman Kavala, AKP’li Milletvekili Tuğrul Türkeş’in kendisini ziyaret edeceğine dair açıklamaları ve ardından gelen eleştirilere ilişkin açıklama yaptı.

Gezi davasında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkum edilen ve kanun yararına yeniden yargılama talebi reddedilen iş insanı Osman Kavala, avukatları aracılığıyla yazılı bir açıklama yaptı.

Kavala açıklamasında, AKP Ankara Milletvekili Tuğrul Türkeş’in kendisini ziyaret edeceğine dair açıklamalarını ve Türkeş’e yönelik eleştirileri değerlendirdi.

Türkeş’in ağır deneyiminin, kendisini başkalarının acılarına karşı duyarlı hale getirdiğini belirten Osman Kavala’nın açıklaması şöyle:

“Sayın Tuğrul Türkeş’in beni cezaevinde ziyaret edeceğine dair açıklamasında söylediği “hayatının 7 yılını cezaevinde geçirmiş bir babanın çocuğuyum” şeklinde sözlerinin merhum Alparslan Türkeş ile beni aynı kefeye koymak olarak değerlendirilmesini yadırgadım.

Belli ki Sayın Türkeş iç dünyasıyla ilgili bu sözlerle işkenceye maruz kalmak dâhil, babasının çektiği acıları yakından hissetmiş olmanın, bu ağır deneyimin, kendisini başkalarının acılarına karşı duyarlı hale getirdiğini anlatmak istemiş.

İnsanların toplum hayatına yaptıkları katkılar eşit değerde değil, bazıları diğerlerinden daha önemli konumdalar. Ancak hukukun egemen olduğu bir ülkede uygar biçimde yaşayabilmek için her bireyin hayatının ve haklarının eşit derecede değerli olduğunun kabulü gerekir.

Öteki olarak görülen, önemli olarak görülmeyen insanların hayatları değersiz sayıldığında onların maruz kaldığı adaletsizliklere kayıtsız kalınıyor. Şiddeti teşvik eden bir ortam yaratılıyor, keyfî cezalandırmalar meşrulaştırılıyor.”

TUĞRUL TÜRKEŞ NE DEMİŞTİ?

AKP Ankara Milletvekili Tuğrul Türkeş, Gezi davasından hüküm giyen Osman Kavala’yı cezaevinde ziyaret edeceğini söyleyerek, “Bakanımız Yılmaz Tunç’tan rica ettim. Uygun bir zamanda görüşmek için izin istedim. Bir ara ziyaret edeceğim” ifadelerini kullanmıştı.

Son dönemde Osman Kavala’nın tutukluluğuna ilişkin görüşleri ile gündeme gelen Türkeş, Kavala’nın “uzun yargılama sürelerinin bir sembolü haline geldiğini” söylemişti.

Türkeş, “Osman Kavala’nın durumu, laboratuvar gibidir. Altını kırmızıyla çizmek gerekir. Osman Kavala, casusluktan hüküm giymedi. Bu suçlamada delil bulunamadı, adam beraat etti. Gezi Parkı’yla ilgili davadan yargılandı. Ama 7 yıl süren bir yargılama mı olur?” diye konuşmuştu.

TARTIŞMA | Türkeş kardeşler arasında tartışma çıktı: Tuğrul Türkeş, babası 12 Eylül’de cezaevindeyken onun onayını almadan mı evlendi? – Serbestiyet

MHP kurucusu Alparslan Türkeş’in her ikisi de milletvekili olan iki çocuğu arasında Osman Kavala kavgası çıktı.

Tartışma; Türkeş’in ilk evliliğinden oğlu, AK Parti Ankara Milletvekili Tuğrul Türkeş’in Osman Kavala’nın yeniden yargılanma başvurusunun reddedilmesiyle ilgili eleştiriler yaptığı mülakatıyla başladı. Tuğrul Türkeş, Kavala’yı cezaevinde ziyarete gideceğini belirterek, “Ben, hayatının 7 yılını, ömrünün 10’da 1’ini cezaevinde geçirmiş bir babanın çocuğuyum” dedi.

“Siz çıkmadan evlenmeyeceğim”

Oral Çalışlar, Tuğrul Türkeş’in bu çıkışını köşe yazısına taşıdı ve 12 Eylül döneminde birlikte hapis yattığı Alparslan Türkeş’le şu anısını aktardı:

“40 sene öncesine, 12 Eylül cezaevi günlerine gidelim. Yaşar Okuyan, görüşe gelen Türkeş’in oğluna koğuşun penceresinden seslendi: ‘Tuğrul başkasını bulamadın mı, gittin Bilgiç’lere damat oluyorsun?’ Tuğrul, valizi yere koydu ve Okuyan’ı cevapladı: ‘Siz çıkın öyle evleneceğim, siz çıkmadan evlenmeyeceğim.’ Türkeş, oğlunun düğününü cezaevinde olduğu için göremedi…

“‘Bu akşam oğlum nişanlanıyor. Tek oğlumun nişanında bulunamıyorum Oral Bey, yumuşama gerekirken, baksanıza Ecevit’i de tutukladılar.’ ‘Eşim hamile kaldığında 1954 yılıydı. İstanbul’daydık. Oğlum, ben evde yokken doğdu. Eşim sancılanınca Deniz Hastanesi’ne kaldırmışlar. Orada doğum yapmış. Ben gittiğimde göbek adını Deniz koymuşlardı. Ben de ailenin isteği üzerine Yıldırım koydum. Ablaları bir erkek kardeşleri olunca o kadar sevindiler ki, onu annelerine hiç zahmet vermeden büyüttüler. Oğluma evlenmesini ben söyledim. Yaşı kemale erdi.”

Ayyüce Türkeş’ten yaylım ateş: Tuğrul Türkeş, Osman Kavala, Oral Çalışlar

Türkeş’in ikinci evliliğinden kızı, İYİ Parti Adana Milletvekili Ayyüce Türkeş ise Twitter’da Oral Çalışlar’ın Serbestiyet’teki yazısını alıntılayarak sert bir tweet attı.

Ayyüce Türkeş’in tweetinden hem kendi ağabeyi Tuğrul Türkeş hem Osman Kavala hem de doğrudan hedef alınmaksızın Oral Çalışlar nasibini aldı.

“Ömrünün bir saniyesi bile hapishanede geçmemesi gereken başbuğ Türkeş ile Osman Kavala’yı aynı kefeye koymak kimsenin haddine değildir. Herkes haddini ve yerini bilecek” diyen Ayyüce Türkeş, Oral Çalışlar’ın yazısında söz ettiği Tuğrul Türkeş’in nikahı sırasında Alparslan Türkeş’in cezaevinde olmasıyla ilgili ise şöyle yazdı:

“Başbuğ Türkeş, oğlunun düğününü hapiste olduğu için değil; oğlu babası hapisteyken düğün yaptığı için görememiştir.”

“Oğluma evlenmesini ben söyledim”

Oral Çalışlar, Ayyüce Türkeş’in tepki gösterdiği ifadeleri, 12 Eylül sonrasında aynı binada tutuklu kaldığı Alparslan Türkeş’ten bizzat dinlemiş ve ilk olarak 1986’da Milliyet gazetesinde “Liderler Hapishanesi” adıyla yayımlanan yazı dizisinde aktarmıştı.

Liderler Hapishanesi yazı dizisinin beşinci bölümü: “İçerde hatırlanan yakınlar…” 6 Mart 1986 tarihli Milliyet.

Çalışlar’ın 12 Eylül sonrası Ordu Dil ve İstihbarat Okulu’nda Bülent Ecevit, Necmettin Erbakan, Alparslan Türkeş gibi liderlerle aynı dönemde tutuklu olduğu günlerde tuttuğu günlükleri, yazı dizisinin ardından aynı yıl “Liderler Hapishanesi-12 Eylül Günlükleri” adıyla kitap olarak da yayımlanmıştı.

Çalışlar’ın 12 Eylül günlüklerinde Türkeş: “Tek oğlumun nişanında bulunamıyorum. Oğluma evlenmesini ben söyledim”

Alparslan Türkeş’in “Bu akşam oğlum nişanlanıyor. Tek oğlumun nişanında bulunamıyorum. Oğluma evlenmesini ben söyledim” sözleri, yazı dizisinin 6 Mart 1986 tarihli beşinci bölümünde yer almıştı.

6 Mart 1986 tarihli Milliyet’ten.

Aynı bölüm Liderler Hapishanesi kitabının Everest Yayınları’ndan 2013’te yapılan en son baskısının 105’inci sayfasında da yer aldı.

Çalışlar: “Türkeş’in sağlığında yayımladım. Defalarca görüştüm, bir kere bile ‘yanlış’ demedi”

Oral Çalışlar, Ayyüce Türkeş’in açıklamasıyla ilgili Serbestiyet’e şunları söyledi:

“Alparslan Türkeş’in bu sözlerine kendisinin sağlığında, ilk önce 1986’daki yazı dizisinde ve hemen ardından ilk baskısı yapılan Liderler Hapishanesi kitabımda aynı şekilde yer verdim.

1997’deki vefatına kadar kendisiyle de defalarca kez gazeteci olarak görüştüm ve bir kere bile bana bu anlatımda bir yanlışlık, hata, eksiklik olduğuyla ilgili bir şey söylemedi.”

RÖPORTAJ | Oral Çalışlar: “Aydınlık'ta biz isimlerini yazdık, yanlıştı ama ölümlere yol açan bazı sol

Tuğrul Türkeş: “Aileyi ilgilendiren bir konu değil”

Tuğrul Türkeş, kardeşinin açıklamasıyla ilgili X hesabından şunları yazdı:

“Benim sosyal medyada paylaştığım mesajlarım ve yapılan söyleşi akabinde gelen sitem, eleştiri ve karşıt düşüncelere yönelik bir yorum beklendiği açıktır. Ben hiçbir yazımda ve/veya konuşmamda Rahmetli Türkeş’e atıf veya alıntı yapmadım, yapmam. Bunlar, olmayan konularda fikir yürütmek istiyorlar. Konu beni veya aileyi ilgilendiren bir konu değildir.

Daha önce de altını çizdiğimiz gibi mesele; Türkiye ve uluslararası arenada yaşananlar ve bunların nasıl çözüleceğini öngörerek hamle yapmaktır. Konuyu bu ana hedefinden çıkartıp meseleyi ailevi ve/veya başka mecralarda tartışmaya kalkmak işin özüne zarar verir. Bu nedenle bunu asla yapmayacağım.

Ben hala yaklaşık 3 ay önce sorduğum sorulara ve devamındaki ilave sorularıma cevap arıyorum. Ben TBMM çatısı altında görev yapan 593 milletvekilinden birisiyim. Umarım ve dilerim ki diğer 592 arkadaşımı da beni takip, kontrol ve denetlediğiniz gibi takip ediyorsunuzdur.”

Kardeşlerin kavgası geçmişe dayanıyor

Ayyüce Türkeş’in Alparslan Türkeş’in ilk evliliğinden olan kardeşleriyle ilk karşı karşıya gelmesi, babasının vefatından kısa bir süre sonra olmuştu.

Alparslan Türkeş’in ilk eşi Muzaffer Türkeş’in vefatının ardından evlendiği ikinci eşi Seval Türkeş ile çocukları Ayyüce Türkeş ve Ahmet Kutalmış Türkeş, Alparslan Türkeş’in ilk evliliğinden doğan kızları Ayzıt Türkeş ve Umay Günay hakkında, “Türkeş’in banka hesabından kendi şahsi hesaplarına döviz cinsinden para aktarıp kötü niyetlerini ortaya koyarak, Türkeş’in diğer mirasçılarının hisselerini kaçırdıkları” iddiasıyla ‘özel evrakta sahtecilik’ ve ‘banka aracılığıyla dolandırıcılık’ suçlarından dava açmıştı.

Ayzıt Türkeş.

Umay Günay.

Türkeş’in vefatından sonra İngiltere’deki Deutsche Bank’ta yüklü miktarda parasının olduğu ve Ayzıt Türkeş’in bu paranın bir kısmını çektiği ortaya çıkmıştı.

Seval Türkeş ve çocukları, Londra Sulh Hukuk Mahkemesi’nde görülen bu dava devam ederken Alparslan Türkeş’in İngiltere’deki Deutsche Bank’ta aynı hesabından Tuğrul Türkeş’in hesabına da 300 bin sterlin para aktarıldığı iddiasıyla İngiltere’de ikinci bir dava açtı. Medyada, davaların Seval Türkeş ve çocukları lehine sonuçlandığı haberleri çıkmıştı.

Seval Türkeş.

Kardeşlerin yıldızı siyasette de barışmadı

Babasının sağlığından bu yana uzun yıllar siyasette aktif olan Tuğrul Türkeş’in, üvey annesinden olan kardeşleriyle yıldızı siyasette de barışmadı.

2011 yılında kendisi o dönem AK Parti’ye sert muhalefet yapan MHP’den milletvekili seçilirken, üvey annesinden olan kardeşi Ahmet Kutalmış Türkeş ise AK Parti’den Meclis’e girmişti.

Tuğrul Türkeş ve Ahmet Kutalmış Türkeş aynı dönem Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi Türk Grubu Üyeliği yapmıştı.

Ahmet Kutalmış Türkeş’in 7 Haziran seçimlerinden hemen önce 29 Mayıs 2015’te AK Parti’den istifa ederek, AK Parti’ye sert eleştiriler yönelten açıklamalar yapmaya başlamasından kısa süre sonra ise Tuğrul Türkeş, AK Parti’ye katılarak 1 Kasım 2015 seçimlerinde AK Parti’den Meclis’e girmiş ve Başbakan Yardımcılığı’na getirilmişti.

Tuğrul Türkeş, 14 Mayıs 2023 seçimlerinde yeniden AK Parti’den Meclis’e girerken, bu sefer üvey annesi Seval Türkeş’ten olan diğer kardeşi Ayyüce Türkeş de İYİ Parti’den milletvekili olarak karşısına çıktı.

Tuğrul Türkeş’in Osman Kavala ziyareti tartışması… Kardeş kavgasına dahil oldu

AKP Ankara Milletvekili ve Milliyetçi Hareket Partisi’nin kurucusu Alparslan Türkeş’in oğlu Tuğrul Türkeş’in Gazi Davası’ndan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alan Osman Kavala’yı cezaevinde ziyaret edeceğine dair sözlerinin yarattığı tartışma sürüyor. Türkeş’in Kavala’nın serbest kalması için girdiği çaba sonrası kız kardeşi, İYİ Parti Adana Milletvekili Ayyüce Türkeş Taş ağabeyine tepki göstermiş ve “Başbuğ Türkeş ile Osman Kavala’yı aynı kefeye koymak kimsenin haddine değildir” demişti. İki kardeş arasında yaşanan tartışmaya Osman Kavala da dahil oldu.

 

Osman Kavala avukatları aracılığıyla yazılı açıklamada bulunarak, “Sayın Tuğrul Türkeş’in beni cezaevinde ziyaret edeceğine dair açıklamasında söylediği ‘hayatının 7 yılını cezaevinde geçirmiş bir babanın çocuğuyum’ şeklinde sözlerinin merhum Alparslan Türkeş ile beni aynı kefeye koymak olarak değerlendirilmesini yadırgadım” dedi.

 

Osman Kavala, şunları kaydetti:

 

“Sayın Tuğrul Türkeş’in beni cezaevinde ziyaret edeceğine dair açıklamasında söylediği ‘hayatının 7 yılını cezaevinde geçirmiş bir babanın çocuğuyum’ şeklinde sözlerinin merhum Alparslan Türkeş ile beni aynı kefeye koymak olarak değerlendirilmesini yadırgadım. Belli ki Sayın Türkeş iç dünyasıyla ilgili bu sözlerle işkenceye maruz kalmak dahil, babasının çektiği acıları yakından hissetmiş olmanın, bu ağır deneyimin, kendisini başkalarının acılarına karşı duyarlı hale getirdiğini anlatmak istemiş.

 

İnsanların toplum hayatına yaptıkları katkılar eşit değerde değil, bazıları diğerlerinden daha önemli konumdalar. Ancak hukukun egemen olduğu bir ülkede uygar biçimde yaşayabilmek için her bireyin hayatının ve haklarının eşit derecede değerli olduğunun kabulü gerekir. Öteki olarak görülen, önemli olarak görülmeyen insanların hayatları değersiz sayıldığında onların maruz kaldığı adaletsizliklere kayıtsız kalınıyor. Şiddeti teşvik eden bir ortam yaratılıyor, keyfi cezalandırmalar meşrulaştırılıyor”

 

NE OLMUŞTU

 

Osman Kavala’nın hukuksuz yargılandığına ilişkin demeçler veren ve paylaşımlar yapan AKP Ankara Milletvekili Tuğrul Türkeş, dikkat çeken bir açıklama daha yaptı. Türkeş, Osman Kavala’yı cezaevinde ziyaret edeceğini söylemişti.

 

Türkeş, “Osman Kavala’nın durumu, laboratuvar gibidir” diyerek “Altını kırmızıyla çizmek gerekir. Osman Kavala, casusluktan hüküm giymedi. Bu suçlamada delil bulunamadı, adam beraat etti. Gezi Parkı’yla ilgili davadan yargılandı. Ama 7 yıl süren bir yargılama mı olur?” ifadelerini kullanmıştı.

 

Türkeş ayrıca, “Bakanımız Yılmaz Tunç’tan rica ettim. Uygun bir zamanda görüşmek için izin istedim. Bir ara ziyaret edeceğim. Osman Kavala’yı ilk kez o ziyarette görmüş olacağım. İşte gerçek millilik, yurtseverlik bu. Bana öğretilen milliyetçilik bu” demişti.

 

Türkeş öte yandan “Hayatının 7 yılını cezaevinde geçirmiş bir babanın çocuğuyum” demişti. Bunun üzerine kız kardeşi İYİ Parti Adana Milletvekili Ayyüce Türkeş Taş, ağabeyine tepki göstermiş ve şunları söylemişti:

 

“Başbuğ Alparslan Türkeş, ömrünü Türk Milleti’ne Türk Devleti’ne adamış; ameli ile adını altın harflerle tarihe yazdırmış büyük bir devlet adamıdır. Vefatının üzerinden 27 yıl geçmiş olmasına rağmen sırf O’nun bıraktığı miras ile ama maalesef O’nu anlamadan, temsil edemeden Türk siyasetinde yer edinenler artık Başbuğ’un ruhunu rahat bırakın.. Her türlü siyasetinizi, pazarlığınızı kendi adınıza yapın. Başbuğ Türkeş eline kan bulaşanların/ruhunda hainlik ve bölücülük olanların ağzının sakızı değildir. Başbuğ Türkeş’ten öğrenilen ‘Milliyetçilik’ de ne oturduğun koltuğun gücü ile sağa sola X hesabından saldırarak yapılır ne de siyasi pazarlıkların piyonu olarak yapılır. Hele hele ömrünün bir saniyesi bile hapishane de geçmemesi gereken Başbuğ Türkeş ile Osman Kavala’yı aynı kefeye koymak kimsenin haddine değildir. Herkes haddini ve yerini bilecek”

 

  CHP İlkе vе Dеmokrasi
Sıradaki Haber CHP’de Tüzük Kurultayı hazırlığı!