Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

Roman Abramoviç Kimdir, Hayatı Biyografisi

Roman Abramoviç’in Yaşam Öyküsü

Roman Abramoviç’in Yaşam Öyküsü Kısaca,

Roman Abramoviç Hakkında Bilgi.


Henüz 1.5 yaşındayken babasını, 4 yaşını doldurmadan annesini kaybederek tabiri caiz ise hayata tek başına başlamış bir adam olan Roman Arkadieviç Abramoviç’in romanını sizlere ibretlik ve feyz alınacak bir roman olarak aktarmayı çok isterdim. ” Çok isterdim. ” diyorum çünkü biraz kurnazlık, biraz şans, biraz da sömürü ve kaba tabirle hazır meydanı boş bulmuşken çalıp çırpma girişimi, onu çok da çaba sarfetmeye gerek kalmadan dünyanın en zengin 50 işadamı arasına soktu.

Rusya Devlet Başkanı Vladamir Putin’in tanımlamasıyla, geçtiğimiz yüzyılın en büyük jeopolitik felaketi olan Sovyetler Birliği’nin dağılması sonucu o topraklar tam anlamıyla bir kaos ortamına dönüşmüş ve en önemlisi bu kaos ortamından faydalanan birkaç fırsatçı ortaya çıkmıştı. 7’si Yahudi asıllı 8 girişimci (!) , ABD destekli bu fırsatı iyi değerlendirmiş ve kapitalizm kandırmacasının nimetlerinden fazlasıyla yararlanmıştı.

1966 doğumlu bu başarılı girişimci (!) , yukarıda fotoğrafını gördüğünüz askerlik döneminde ve yine o fotoğrafın arka planını oluşturan ormanlık alanda hem geleceğinin temellerini atıyor hem de büyük vurgunlar öncesi ilk ısınma turlarını atıyordu.
O dönem bir Rus geleneği olarak, askerler tezkere almadan önce vatanları için kalıcı bir iyilik yapıyorlardı. 2 sene kadar süren askerliğinin sonuna gelen Abramoviç’in bu son görevi ise yakında bulunan bir ormanlık alandaki ağaçları kesmek, böylece ilerleyen aylarda oradan geçmesi planlanan yolun alanını temizlemekti. Bu görevi yerine getirmenin çok uzun süreceğinin farkında olan Abramoviç’in aklına sinsi bir alternatif gelmişti. Oldukça soğuk geçen kışlarda ısınmak için ağaç kesmenin yasak olduğunu bilen Abramoviç, köylülere elindeki izin kağıdını göstererek, belirtilen ağaçları kesme yetkisine sahip olduğunu ve bu ağaçları köylülerin belli bir ücret karşılığında kesip, kendi evlerine yakacak olarak götürebileceğini söyledi.
Bu tekliften oldukça memnun kalan köylüler çok kısa zamanda mevcut ağaçları kesmiş ve evlerine yakacak götürmenin keyfini yaşarken, Abramoviç ise hem askeriyedeki son görevini kısa sürede tamamlamış hem de hatrı sayılır bir para kazanmıştı.

İlerleyen yıllarda ise kaçak olarak sattığı benzin yahut yeraltı zenginlikleri, mafya ile birlikte yaptığı illegal işler ve devlet büyükleri destekli yapılan ince bir IMF’yi çarpma operasyonu sayesinde henüz 30 yaşında oldukça zengin bir işadamı, bugünlerde ise 15 milyar Dolar’lık serveti olan bir dünya devi konuma geldi.
Yılda 700 milyon Dolar civarı para harcayan Abramoviç’in malvarlığı arasında, Bozcaada açıklarında canlı görme fırsatı bulduğum, 165 metrelik uzunluğu ile biri dünyanın en uzun yatı olmak üzere 5 adet yat, mutfağı altın kaplama olan ve yaptığı rütuşlarla kendisine 300 milyon Dolar’a malolan Boeing model 1 adet jet, 3 adet helikopter ve onlarca son model araba bulunmaktadır.

Hal böyle olunca Abramoviç’in 2003 yılında satın aldığı Chelsea Futbol Kulübü’nü oyuncak olarak görmesi ve asla tatmin olmayan zengin – şımarık aile çocuğu edasından kurtulamayıp, hiçbir başarının onu kesmemesi de kaçınılmaz oldu.
Abramoviç kendi döneminde sırasıyla Claduio Ranieri, Jose Mourinho, Avram Grant, Luiz Felipe Scolari, Guus Hiddink, Carlo Ancelotti, Adre Villas-Boas ve son olaraktan Roberto di Matteo ile çalıştı. Bu saydığım isimlerin neredeyse tamamına yakını avrupa futboluna damgasını vurmuş teknik adamlar olarak göze çarparken, Andre Villas-Boas döneminde yardımcı antranörlük yapan, sade ve mütevazi teknik adam Roberto di Matteo ise Barcelona’yı bile eleyerek ulaştıkları Şampiyonlar Ligi Finali’ni kazandıktan yalnızca 6 ay sonra kulüpteki işinden oldu.
Aynı zamanda eski bir Chelsea futbolcusu da olan Roberto di Matteo, kulübün başında geçirdiği 8 ayda önce oyuncuların özgüvenini yeniden sağlamış daha sonra ise saha içerisindeki dizilişte ve oyuncu tercihlerinde birtakım değişiklikler yapmıştı. Bu olumlu hamleleri, kulüp müzesine önce dünya futbolunun en eski ve prestijli yerel kupası olan İngiltere Federasyon Kupası’nı daha sonra ise avrupanın bir numaralı kupası olan Şampiyonlar Ligi Kupası’nı getirmişti.

Biraz da Abramoviç’in son satın aldığı oyuncak olan, Chelsea Futbol Kulübü yeni menajeri Rafael Benitez’den bahsedelim. Benitez henüz 26 yaşındayken, bitmek bilmeyen sakatlıklardan ötürü futbola veda ediyor ancak aynı sene içerisinde Real Madrid teknik ekibine dahil oluyordu. Real Madrid Castilla yani alt ligdeki Real Madrid B Takımı’ndaki başarılı sezonları ardından 1995’te Real Valladolid’in başına getiriliyor ancak 23 maçlık serüveni sonrası ligin dibine demir attıklarından kulüpten kovuluyordu.
1996’da ki Osasuna serüveni de 9 maçta alınan 1 galibiyetten sonra sona eriyor ancak bir sonraki denemesinde Extremadura’yı İspanya’nın en üst düzey ligi olan La Liga’ya çıkarmasını başarıyordu.
Extremadura ekibinin La Liga’da ki ilk sezonunda küme düşerken, Benitez avrupanın çeşitli yerlerinde futbola dair çalışmalar ve analizler yapıyordu.
Derken 2000 senesinde bu kez CD Tenerife’yi La Liga’ya yükseltiyor ve bu başarı kariyerinde önemli bir ivme kazanmasına vesile oluyordu. 2001 senesinde birçok teknik adamla görüşen ancak hep olumsuz yanıt alan Valencia, ‘ finallerin kaybeden adamı ‘olarak tanınan Hector Cuper’in yerine son çare olarak Benitez’i teknik adamlık koltuğuna çıkarıyordu.
Son çare Benitez ise beklenmedik bir şekilde Valencia’yı 31 sene sonra İspanya La Liga’da şampiyon yapmakla kalmıyor, 2004’te hem La Liga’yı hem de Uefa Kupası’nı kazanmasını başarıyor ancak kulübün futbol direktörü ile ters düşünce bu muazzam başarılı sezonun ardından istifasını veriyordu.

2004 yazında Liverpool yönetiminden Steven Gerrard’ın satılmayacağı garantisini alan Benitez, kırmızıların başına geçiyordu. Aynı Gerrard o sezon Şampiyonlar Ligi grup maçlarının sonuncusunda, ilk yarısını yenik bitirdikleri Olympiacos karşısında maçın bitimine 2-3 dakika kala attığı golle skoru 3-1’e getiriyor ve averajla Liverpool’un gruplardan çıkmasını sağlıyordu. Bu gol bizlere o unutulmayacak Şampiyonlar Ligi 2005 Finali’ni yaşatacak ve İstanbul’da ilk yarısını 3-0 geride tamamlayan Liverpoool, ikinci yarıda 6 dakikada attığı 3 golle maçı önce 3-3’e, oradan uzatmalara ve son olaraktan penaltılara götürerek, Milan karşısında kupaya uzanacaktı.
Rafael Benitez bu başarısıyla, Bop Paisley ve Jose Mourinho’dan sonra ard arda 2 sezonda Uefa Kupası ve Şampiyonlar Ligi Kupası’nı kazanan 3. teknik adam olarak tarihe geçiyordu.

2010 yazında Inter Milan başına geçen Benitez, İtalyan ekibine oynattığı verimsiz futbol ve aldığı kötü sonuçlar sonucu yeni yılı göremeden görevinden alınıyordu.

Özellikle Liverpool’un başındayken onu ve takımını birçok kez 90 dakika izleme fırsatı buldum. Kendisi birçok çevre tarafından taktik anlamda bir futbol dehası, mükemmel bir futbol akademisyeni olarak tanımlanıyor olsa da, benim gözümde o kadar olağanüstü bir teknik adam değildir. Tabii 99 maç üst üste farklı 11 ile sahaya çıkarak, takım iyi gitse dahi o 11’i ertesi hafta bozmak, altyapıya asgari önem vermek yahut birçoğunun ismi şu anda hatırlanmayan yanlış ve en önemlisi Liverpool’u Premier Lig’de zirveye taşıyabilecek vizyodan çok uzak isimleri takıma katmak bir futbol dehası olmanın belirtisiyse, ben yanılıyor da olabilirim..? ?

Roman Abramoviç ve onun hayatından başlayıp, Rafael Benitez’in teknik adamlık kariyerine dek değindim. Şimdi asıl soru; kendini futbola adadığını söyleyen bir teknik adamın, parasından aldığı güçle futbolu canı sıkılmasın diye oynadığı bir oyuncak olarak gören kulüp sahibiyle neler yapabileceğidir?
Üstelik söz konusu teknik adam, çok değil birkaç sene önce kendisi adına ada futbolunda Liverpool harici bir kulübün olamayacağını dile getiren bir teknik adamsa?!?

kaynak : premierlig-premiernotlar.blogspot.com
iletişim : twitter.com/PremierLig_Blog

Ses nedir? Ses nasıl doğar
Sıradaki Haber Ses Nedir? Sesin Özellikleri