Japonca’dan dilimize katılan Tsunami sözcüğü, Japonca anlamıyla ”liman dalgası” demektir. Tsunami bir doğa olayı olarak; denizlerde ya da okyanuslarda taban kısmında meydana gelen volkan patlaması ya da depremlerden kaynaklı zemin kaymaları ya da taban çökmesi gibi olaylar sonucunda suyun içerisinde oluşan aşırı enerjinin çok büyük dalgalar vasıtasıyla atılması olayıdır. Bu dalgalar çok uzun periyotlar halinde oluşmaktadır. Özellikle okyanusların ve denizlerin bulunduğu bölgelerde kıyı taraflarında yaşayan insanlar için tehlike oluşmaktadır. Çünkü az önce de değindiğimiz gibi okyanus diplerinde ya da deniz diplerinde oluşan şiddetli depremler sonucu kayan tabanların ve zeminin sonrasında ilk olarak gelen dalganın ardından bir çok dalga daha da şiddetlenerek ortaya çıkıyor ve yayıldıkları alan daha geniş oluyor. Bu şiddetli dalgalar kıyıya vurduklarında çok fazla hasar yaratabilecek boyutta ve enerjide oluyorlar. Genelde tsunami yaşanacak bölgelerde deprem olduktan sonra kıyı kısmında yavaş bir şekilde su çekilmesinin gözlemlenmesi yaşanacak tsunaminin habercisi olabiliyor. Böyle durumlarda mümkün olduğunca kıyı şeridini terk edip daha yüksek bölgelere çıkmak yapılacak en sağlıklı hareketlerden biri oluyor.
Tsunami nasıl oluşur?
Deniz ya da okyanus tabanında bir deprem gerçekleştiğinde, gerçekleştiği bölgedeki tonlarca su bir anda çok büyük bir enerjiye sahip olur. Bu enerjinin boşaltılması, suyun sığ bölgelere doğru çok hızlı hareket etmesiyle mümkün olur. Tsunami ilk oluştuğunda tek bir dalga şeklinde sakince gelir ancak ardından çok hızlı bir şekilde ard arda 4-5 dalga oluşur ve bu dalgalar ciddi anlamda devasa dalgalardır, kafanızda canlandırmak adına 13 katlı bir apartmanın yüksekliğini baz alabilirsiniz. Tsunami dalgalarının birbirinin ardından ortaya çıkmasına ”dalga treni” adı verilir. Sığ sulardayken bu dalgaların hızı azalsa da yüksekliği daha da artar. Tsunami dalgaları açık denizlerde ilk oluşmaya başladıkları zaman hızları çok fazladır ancak yükseklik olarak çok düşük seviyelere sahiptirler. Durgun sulara ve kıyı kesimlere yaklaştıkça hızlarının düşmesine rağmen dalgalar devasa boyutlara ulaşabilir. Ulaştıkları bu boyutlar da doğal olarak bir kütle olarak bir yere vurduklarında çok büyük zararlar meydana getirebilirler.
Çarpma anından sonra dalgalar geri çekilir ve daha da şiddetli olarak bir diğer dalga çarpma etkisini gösterir. Bu geri gidişler ve ardından tekrarlayan yeni vuruşlar binlerce ton ağırlığa eşit olacağı için tsunamiye maruz kalan şey her neyse zarar görmemesi imkansızdır. Bu dalgaları rakamsal verilerle anlatmaya çalışırsak, bir tsunami dalgasının boyu 50 metrelik bir yüksekliğe çıkabilir ya da hızı 1000 kilometreyi bulabilir. Örneğin; 15 Haziran 1986’da meydana gelen Meiji depreminden sonra ortaya çıkan tsunamide dalgaların boyu 38 metreyi bulmuştur.
Tsunamiden korunma yolları nelerdir?
Tsunaminin ilk alarmı olan deniz çekilmesinin yaşandığı bölgelerde yaşayan ya da o bölgede tesadüfen bulunan insanların en acil şekilde bölgeyi terk etmeleri gerekmektedir.
Tsunami esnasında açık denizde bulunanlar asla kıyıya doğru dönmemeli, aksine tsunami kıyı bölgesine doğru ilerleyeceği için denizin açıklarına doğru hareket etmelidir.
Karadakiler mümkün oldukça kıyı bölgesinden uzaklaşmalı hatta yüksek yerlere çıkabilmeye çalışmalıdır.
Tsunami, durup izlenebilecek bir doğa olayı değildir. Can ve mal güvenliğinizi tehlikeye atabilecek bir durumdur. Bu yüzden bir tsunami dalgasının size doğru yaklaştığını göreceğiniz bir durumda kalırsanız en acilinden bulunduğunuz bölgeyi terk etmeniz gerekecektir.